Aslında cenazesi var ama bu da bir hayat. Sanırım. | Open Subtitles | إنها لديها جنازة والتي هي مثل الحياة على ما أعتقد |
Takım arkadaşlarıyla sorunları var mıydı? Hayır. | Open Subtitles | وقالت إنها لديها أي مشاكل مع أي من اللاعبين الآخرين؟ |
Yani demek istediğim bunun tarihsel bir önemi var değil mi? | Open Subtitles | ..حسناً إعني إنها لديها أهميه تاريخية أليس كذلك ؟ |
Ama onun daha iyi bir açısı var. Hiç adil değil. | Open Subtitles | إنها لديها زاوية رؤية أفضل منا هذا ليس عدلاً |
Telefonunu açmaması için iyi bir bahanesi var sonuçta. | Open Subtitles | إنها لديها عذراً قوياً للغاية لكونها عاجزة عن الاتصال. |
Bak, onun şu garip, ürkütücü umutsuz bir ilgi ihtiyacı var. | Open Subtitles | أسمع , إنها لديها تلك الحاجة الغريبة والمخيفة واليائسة من أجل لفت الإنتباه |
Fine'den bile daha çok başarılı görevi var. | Open Subtitles | إنها لديها مهمات ناجحة .أكثر من جيّدة حتى |
Senin için bir şeyi var mı? | Open Subtitles | وقالت إنها لديها أي شيء من أجلك حتى الآن؟ |
Beş vites, kardeşim. Bunda 13 vites var. | Open Subtitles | خمسة تروس , يا شقيق إنها لديها 30 |
Sorun değil. Treece'de var. Değil mi, Treece? | Open Subtitles | الأمر على ما يرام إنها لديها بعض منها |
Açık olmak gerekirse kocaman memeleri var. | Open Subtitles | إحقاقًا للعدل، إنها لديها آثداء ضخمة. |
Çünkü çok güzel göğüsleri var! | Open Subtitles | إنها لديها ثديين كبيرين |
Hem de nasıl. Çocuğu var. | Open Subtitles | ليس لديك فكرة إنها لديها ولد |
Fotoğrafik hafızası var. | Open Subtitles | إنها لديها ذاكرة تصويرية. |
Stef'in bu kamu Avukatına güveniyor ama başka bir Avukat'a ihtiyacım var diyorsan yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | (ستيف), إنها.. لديها ثقة بهذه المحامية العامة ولكن إذا شعرت بأنك بحاجة لمحام آخر |
Onda göz var. | Open Subtitles | ...إنها لديها (العين) نوعاً ما؟ |