Kilikyalı korsanlardan gemi sağlayıp yurtlarına dönmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون لأخذ سفن مع قراصنة صقليين يعودوا لأوطانهم |
İşi bu gece, burada yapmayı planlıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون ليعملوها الليلة هنا, لذا يحاولون إيقاعى |
-Başladılar bile. Büyük bir darbe planlıyorlar; | Open Subtitles | لقد بدأوا بالفعل إنهم يخططون لرمية كبيرة |
Birşeyin peşindeler. | Open Subtitles | إنهم يخططون لشيء. |
Bir şeyler peşindeler. | Open Subtitles | إنهم يخططون لشيء |
Seni geldiğin yere göndermek için komplo kuruyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون لإعادتك مرة أخرى من حيث أتيت |
Bir komplo kuruyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون لشيء |
Dinleyin, bir şey planlıyorlar. Geliyorlar. Gidiyorlar. | Open Subtitles | إسمع، إنهم يخططون لشيئ ما هم يجيئون ويذهبون |
Yaklaşık 16.000 dönüm bakir ormanı kesmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | .. إنهم يخططون لقطع أربعة آلاف هكتار من الغابات القديمة |
Karanlık bastıktan sonra saldırmayı planlıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون للهجوم بحلول الظلام مباشرةً. |
Danone bu verimliliği ve sürdürebilirliği birleştiren bu modelden o kadar etkilendi ki, Dünya'nın başka bölgelerinde benzer uygulamalar başlatmayı planlıyorlar. | TED | كان دانون ملهم جداً من هذا النموذج الذي يجمع بين الكفاءة الاقتصادية والاستدامة الاجتماعية، إنهم يخططون لبدء تنفيذها في أجزاء أخرى من العالم أيضاً. |
Bahse girerim, bir şey planlıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون لشيء ما. أراهن على ذلك |
Onu takip ettim. Seni kurban etmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | لقد تبعتهم إنهم يخططون للتضحية بك. |
Bir şeylerin peşindeler. | Open Subtitles | إنهم يخططون شيئاً |
Lanet olsun. Greta'nın peşindeler. | Open Subtitles | أوه,حماقة (إنهم يخططون لـ(جريتا |
Lanet olsun. Greta'nın peşindeler. | Open Subtitles | أوه,حماقة (إنهم يخططون لـ(جريتا |