Diğer erişim noktalarını kontrol ediyorum. Bu kesinlikle hapishane dışından biri. | Open Subtitles | ما زلت أتحقق من نقطة الدخول الأخرى إنه بالتأكيد شخص خارج السجن |
Bu kesinlikle bir tür akustik dinleme cihazı. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد نوع من أجهزة التنصت السمعي. |
- Kesinlikle özlememişim. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد شيء لم أستطع أن أتجاوزه. |
Bir şapkaya ihtiyacı olduğu kesin! | Open Subtitles | إنه بالتأكيد يحتاج إلى معطف جديد من البوليستر |
Kesinlikle çok güzel bir gün, değil mi? | Open Subtitles | إنه بالتأكيد يوم جميل، أليس كذلك؟ |
Thomas, silahını indirme! O kesinlikle suçlu. | Open Subtitles | صوب السلاح باتجاهه، إنه بالتأكيد مُجرم |
Kesinlikle bir zammı hak etti! Para yağıyor. | Open Subtitles | حسنًا ، إنه بالتأكيد وصل أقصاه نحن نقتله |
Bu kesinlikle yarısı dolu bardak hâli. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد موقف يمكننا النظر إليه من الجزء نصف المملوء. |
Bu kesinlikle yapılması kolay bir şey değil. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد ليس شيئاً سهل التحقيق |
Şüphesiz. Bu kesinlikle limandaki en güzel bot. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد أفضل قارب في حوض السفن |
Çok üzüldüm. Bu kesinlikle utanılacak bir şey değil. | Open Subtitles | أنا أسفة إنه بالتأكيد شيء لاتخجلي منه |
Bu kesinlikle utanılacak bir şey değil. Bunu söyleyecek kadar dürüst olmak çok rahatlatıcı bir şey. | Open Subtitles | أنا أسفة إنه بالتأكيد شيء لاتخجلي منه |
- Kesinlikle ben göndermedim. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد ليس مني. |
- Kesinlikle. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد أملس |
- Kesinlikle götü yemedi. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد خائف |
Doğru yerlerde tanıdıkları olduğu kesin ama benim çatım altımda son sözü ben söylerim. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد لديه أصدقاء في الأماكن الصحيحة، لكن لدي القول الأخير على الذين يعيشون في سجني. |
Evet, kesinlikle kitaplardaki yerleşimlerden çok önceye ait olduğu kesin. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد... تسبّق أي مستوطنات قرأنا عنهم |
O motele tercih edilebilir olduğu kesin. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد أفضل حالاً من ذلك النزل. |
Kesinlikle çok korkunç. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد مفزع. |
Kesinlikle çok etkileyici, Hanımım. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد ساحر يا سيدتي |
Bu kesinlikle çok müşkül bir durum. | Open Subtitles | اجل، إنه بالتأكيد وضعٌ مُحرج |
O kesinlikle benim kahramanım. | TED | إنه بالتأكيد بطلي. |
"O kesinlikle dengesiz biri. " Oh, Juan, Ne zaman evlenicez? | Open Subtitles | وأضاف إنه بالتأكيد مصارع من الدرجة الخامسة خوان ) متى سنتزوج ؟ ) |
Kesinlikle bir şeyler çeviriyor. Mesele ne olduğu. | Open Subtitles | إنه بالتأكيد عازم على أمر ما،لكن السؤال هو ماذا؟ |