- Neyin peşinde olduğunu biliyorum. korkuyor ve bu zararı kontrol çabası. | Open Subtitles | أعلم ما تخطّط له، إنه خائف و هذا لتخفيف الضرر، صحيح، أتعلم؟ |
- Onu buraya istiyorum, Caitlin. - İçeri girmeye korkuyor. | Open Subtitles | أريده هنا يا كاتلين إنه خائف جدا لأن يأتي هنا |
Bunu tek başıma yapamam. O geceden beri hep korkuyor. | Open Subtitles | لا يُمكنني فعل هذا وحدي إنه خائف منذ تلك الليلة. |
Onu almalarına izin verdiğin için kendi odasında uyumaya korkuyor çünkü. | Open Subtitles | إنه خائف من أن ينام في غرفته لأنكِ سمحت لهم بإختطافه. |
Hey, adam biraz Korkmuş. Bunu arabada bırakabilir miyiz? | Open Subtitles | إنه خائف لحد كبير هل يمكننا ترك هذا بالسيارة |
Mahkemeye çıkmaktan korkuyor. Yapmamız gereken blöfünü görmek. | Open Subtitles | إنه خائف حتى الموت من الذهاب إلى المحكمة ما علينا إلاّ أن نتفطّن لخداعه |
Yanında bir sürü silahlı adam olan, o Amerikalı kadından korkuyor. | Open Subtitles | إنه خائف من تلك المرأة الأمريكية... من أولئك الرجال مع المسدسات. |
Ondan korktuğumuzdan daha fazla o bizden korkuyor. | Open Subtitles | إنه خائف منّا أكثر من ما نحن خائفين منه. |
Annem değirmende dayak yediğini söyledi. Dışarı çıkmaya artık çok korkuyor. | Open Subtitles | قال بأنّه تعرّض للضرب في المصنع إنه خائف جدا لأن يخرج الآن |
ve Seni ve ailesini tekrar göremeyeceğinden korkuyor. | Open Subtitles | و لن يراك ثانية أبدًا و لن يرى آباءه ثانية أبدًا إنه خائف |
Belli ki bildiklerinden korkuyor ve sadece unutmaya çalışıyor. | Open Subtitles | من الواضح إنه خائف مما يعرفه و يحاول ان ينسى |
Ona sormaktan korkuyor çünkü kadın gerçekleri söyleyebilir. | Open Subtitles | إنه خائف من أن يسألها لأنها سوف تخبره بالحقيقة على الأرجح |
Bence Bay Monk birçok şeyden korkuyor. | Open Subtitles | طوال العديد من الأعوام , إنه خائف من ألا يخاف |
İlişkiler konusunda çok evhamlı; çok korkuyor çünkü benden çok hoşlanıyor. | Open Subtitles | إنه خجول عندما يتعلق الأمر بالعلاقات العاطفية، إنه خائف لأنه معجب بي كثيرا |
Üzeri pislikle kaplı ve her şeyden korkuyor. Ne olduğunu bilmek yardımcı olamaz m? | Open Subtitles | إنه خائف و مغطّى بالتغوّط ألا تضن أنه سيكون مفيداً معرفه السبب؟ |
- Artık iyice kontrolden çıktı. Her şeyden ölesiye korkuyor. | Open Subtitles | لكن الآن، خرج الموضوع عن السيطرة أعني، إنه خائف لحد الموت من كل شيء |
O agorofobik değil. Sadece korkuyor. Ona bütün bunları nasıl halledebileceğimizi bildiğimi söyle. | Open Subtitles | إنه ليس مصاباً برهاب الخلاء, إنه خائف فحسب, أخبره أنه يمكنني أن أزيل عنه كل هذا |
Kardeşine biraz daha nazik davranmayı deneyebilirsin. Sadece biraz korkuyor. | Open Subtitles | أتعلم، عليك أن تكون أكثر لطفاً مع أخيك، إنه خائف بعض الشيء. |
Tablonun yerini hatırladıktan sonra onu öldürmenizden korkuyor. | Open Subtitles | إنه خائف لمجرد تذكره أنكم ستقومون بقتله. |
Çok Korkmuş ve çok acıkmış. Tek istediği eve gitmek. | Open Subtitles | إنه خائف و جائع و فقط يريد العوده لموطنه |
Yalnız başına ve Korkmuş durumda. Tüm anıları ondan çekip alınmış. | Open Subtitles | إنه خائف ووحيد، حياتها بأكملها تم محوها. |