"إنه لا شيء" - Traduction Arabe en Turc

• Önemli değil
• bir şey değil
• Yok bir şey
• Bir şey yok
• şey değil o
• Bu hiçbir şey değil

Önemli değil. Bilmiyordum.
إنه لا شيء, إنسى ذلك الأمر أنا لا أعلم , إنها ليست مدينتى

Önemli değil; ama şunu belirtmeliyim ki hiç etim yok.
إنه لا شيء, لكن يجب أن أخبركم أنه ليس لديّ لحم

Evet ve detaylı bir safsatadan başka bir şey değil.
أجل، وبكُلّ الإشارات إنه لا شيء سوى خدعة مُتقَنة

Yorgunluktan başka bir şey değil.
أنا حقاً متعبه. هذا كل ما في الأمر إنه لا شيء.

Ya, Yok bir şey.
يا رجل، إنه لا شيء.

Hadi canım, Yok bir şey.
لا تبالغ، إنه لا شيء

Hayır, hayır, hayır, Bir şey yok. Sadece merak ettim. Teşekkürler.
لا ، لا ، لا ، إنه لا شيء لقدكنتأشعربالفضول،شكراً .

Bir torba et, deri ve sinirden başka bir şey değil o.
إنه لا شيء سوى كيس من اللحم. الدهون و الأوتار.

Hiç Önemli değil. - Çok teşekkür ederim.
إنه لا شيء على الأطلاق أنا أقدر لك هذا جيداً

Patronum, kredi kartını çaldırmış. Önemli değil.
كان رئيسي، بطاقته الائتمانية قد سرقت، إنه لا شيء.

Ben... Söylemesem daha iyi, Önemli değil.
لا يجب أن أتحدث في هذا الأمر, إنه لا شيء

İyiyim. Sadece başımı çarptım. Önemli değil.
أنا على مايرام ضربتُ رأسي فقط إنه لا شيء

Deri, et ve tendondan başka bir şey değil, onu öldürerek acılarına son ver.
إنه لا شيء سوى لحم و دهن، و أوتار، خلصه من بؤسه.

Deney sırasında biraz gerildim. Başka bir şey değil. - Ciddisin?
أصبت نفسي أثناء تجربة ، إنه لا شيء يُذكر

Önemli bir şey değil. Aslında daha çok Hugo Boss'um. - Çünkü?
أوه تعلمين إنه لا شيء "أنا في الحقيقة أفضّل "هيوغو بوس

Yok bir şey, gerçekten.
حقاً، إنه لا شيء

- Yok bir şey. - Bir bakayım.
إنه لا شيء دعيني أرى

Merak etme, Yok bir şey.
لا تقلقي ، إنه لا شيء

Bir şey yok. Kalktım bile.
إنه لا شيء يذكر، هـأنـذا أنهض.

Korkma, yasadışı Bir şey yok içinde.
لا احب هذا لا، إنه لا شيء غير قانوني

Çamurdan başka bir şey değil o.
إنه لا شيء سوى طين

Bu hiçbir şey değil.
إنه لا شيء لقد كذبت على أطفال صفي, وعلى مديرتي