"إنه يبدو" - Traduction Arabe en Turc

• görünüyor
• Sanki
• geliyor
• duruyor
• birine benziyor
• Biraz
• göründü
• gözüküyor
• Ona benziyor
• görünüyordu
• sesine

Bu sadece İngiltere'de kullanılan bu sanatın ileri evresi gibi görünüyor.
اعترفي بهذا إنه يبدو تماماً كعفن مستحث مفصلي في حالة متقدمة

Berbat görünüyor. Küçük bir sıcak tabak mı?
إنه يبدو رهيبا. هل هي لوحة ساخنة صغيرة؟

Duvardaki şu hayvanlar burayı Sanki bir doğa tarihi müzesine çevirmiş.
كل هذه الحيوانات في الحائط .. إنه يبدو كمتحف للتاريخ الطبيعي

Şimdi düşündüğümde komik geliyor, ama onun üst dudağına baktım. Kan vardı.
،في النظر للحادثة السابقة إنه يبدو سخيفاً .لكني نظرت إلى شفتها العليا

Bu rengi giymemelisin. Bende daha iyi duruyor.
من المفروض ألا تلبسي هذا اللون، إنه يبدو أفضل علي

Her gün yanlarında olacak birine benziyor.
إنه يبدو وكأنه الرجل الذي لابد أن يكون هناك كل يوم

Yağ yok. İyi görünüyor. Hâlâ iyi görünüyor.
لا دهن عليه. امم يبدو جيدا. إنه يبدو حقا جيدا.

Daha iyi görünüyor, Yine de onu eve götürmek daha güvenli.
.إنه يبدو أفضل حالاً .ولكن فلنعده إلى منزله احتياطاً

Çok masum görünüyor, açıkçası çok saf.
إنه .. إنه يبدو شديد البراءة، وكأنه يتعمد أن يكون ساذجاً

Eski korsan filmlerindeki tipler gibi görünüyor.
إنه يبدو كواحد من الرجال الذين يظهرون فى أفلام القراصنه..

O... yeterince normal görünüyor, ama bütün bu olanlar onu nasıl etkileyecek?
إنه يبدو ... طبيعيا بصورة كافية، ولكن كيف أثر فيه كل ذلك؟

O doktora benim için teşekkür et. İyi biri gibi görünüyor.
أشكري ذلك الطبيب من أجلي إنه يبدو رجل طيب

Okunacak hiç birşey yok Sanki boş bir defter gibi.
لا يوجد شيء لرؤيته إنه يبدو مثل دفترَ ملاحظات فارغ.

- Gel de bir bak Sanki dışarıda duran biri var.
فقط تعالي لتري إنه يبدو كــ شخص واقف ، هناك بالضبط

Sanki cehennemi gizleyen bir görünüm gibi geliyor bana.
إنه يبدو دائما مزيفاً يختبأ خلفه الجحيم.

Kendimizi kandırmayalım, bu bir tümör gibi duruyor.
لا ينبغي لنا أن نخدع أنفسنا، إنه يبدو و كأنه ورم

Kadın 3: Bilmiyorum. Biraz Hobbit gibi gözüküyor.
المرأة 3: لا أعرف، إنه يبدو قليلًا كأنه من عرق الهوبيت.

Fernando, bana çok gergin göründü.
فيـرناندو, إنه يبدو عصبياً للغاية بالنسبة لي.

Evet bunu daha önce görmüştüm. Bana kapı aralığında biri gibi gözüküyor.
،أجل، رأيته من قبل إنه يبدو مثل رجل عند باب بالنسبة لي

Ona benziyor ama dikkatli olmam lazım.
إنه يبدو مثله و لكن يجب أن أكون حذرة

Lulu olay hoşuna gitmiş gibi görünmüyordu, gülmüyordu, hatta, her zamanki gibi sıkkın görünüyordu.
, لولو لم يكن فخوراً ولم يضحك منها بالأحرى , إنه يبدو ضجراً كالعادة