Bende, sadece rahimde işe yarıyor. | Open Subtitles | بالنسبه لي، إنه ينجح في الرحم فقط |
- Sana kızan çok. - Demek ki işe yarıyor. | Open Subtitles | (أنتِ تزعجين الكثيرين ،(سيليا - هذا يعني إنه ينجح - |
Yapmayı kararlaştırdığımız şey işe yarıyor. | Open Subtitles | ما قمنا بفعله سوياً أنا وأنت إنه ينجح ... |
(Alkışlar) Bu nokta bizim çalışmalarımızın ''bunun işe yarayacağından emin değilim'' noktasından, ''Aman tanrım, bu işe yarıyor!'' noktasına geçişiydi. | TED | (تصفيق) تلك كانت النقطة التي ذهب عندها مسعانا من: "أنا لست متأكدا إن كان سيفلح هذا،" إلى: "يا إلهي، إنه ينجح!" |
Harold, her ne yapıyorsa, inan bana, işe yarıyor. | Open Subtitles | (هارولد)، مهما يكن ما يفعله صدقني، إنه ينجح |
Bakın, işe yarıyor. | Open Subtitles | أنظروا إنه ينجح |
Sonunda işe yarıyor. | Open Subtitles | إنه ينجح أخيراً |
Devam et; işe yarıyor. | Open Subtitles | واصلي التحدث. إنه ينجح. |
Yoksa bebek kazanır. İşe yarıyor. | Open Subtitles | وإلا فأن الطفل يربح إنه ينجح |
Sadece onda işe yarıyor. | Open Subtitles | إنه ينجح معه فقط |
İşe yarıyor. | Open Subtitles | إنه ينجح |
İşe yarıyor, Bay Lusek! | Open Subtitles | إنه ينجح سيد (لوسيك)! |
İşe yarıyor. | Open Subtitles | إنه ينجح. |
- Hadi ama, gerçekten işe yarıyor. | Open Subtitles | -هيّا، إنه ينجح . |
İşe yarıyor. | Open Subtitles | إنه ينجح |
Benim için işe yarıyor. | Open Subtitles | إنه ينجح معي. |
İşe yarıyor. | Open Subtitles | ..(فيتز) ! إنه ينجح |
Evet. Evet, işe yarıyor. | Open Subtitles | أجل، إنه ينجح |
Anne, işe yarıyor! | Open Subtitles | أمي، إنه ينجح! |