Michael Burada değil, yetki de bende olduğuna göre tüm personeli yemeğe götürüyorum. | Open Subtitles | حسناً, إنّه ليس هنا وطالما أنّني المسؤولة.. أوّد أن أقيم لكم وليمة غداء على حساب الشركة , الطاقم بأكمله |
Eğer sana ateş eden bunlardan biriyse söyle. O Burada değil. | Open Subtitles | أخبرنا إن كان أحدهم هو الّذي أطلق عليك النّار . إنّه ليس هنا |
Burada değil. Sen de gittiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | حسنٌ، إنّه ليس هنا هل تظنّ أيضا أنّه رحل؟ |
Nasıl biri olduğunu biliyorsun. Kendisi Burada değil, Sophie. Sorun nedir? | Open Subtitles | إنّه ليس هنا الآن ، يا (صوفي) ما هي المشكلة؟ |
Burada yok! Hançeri nerede saklıyorsunuz? | Open Subtitles | إنّه ليس هنا أين تخفين الخنجر عنّي؟ |
Aynalı kutuyu yanında götürdü Lois. Burada değil. | Open Subtitles | لقد أخذ صندوق المرآه معه يا (لويس)، إنّه ليس هنا. |
O Burada değil. | Open Subtitles | حسناً، إنّه ليس هنا |
- Burada değil. Çıktı. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا ، لقد رحل |
- Hayır anne. Burada değil. | Open Subtitles | ..كلا ، يا أمي ، إنّه ليس هنا |
- Burada değil. - Nerede peki? | Open Subtitles | إنّه ليس هنا - حسنٌ، إنّه ليس هنا - |
Kendini savunmak için Burada değil. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا للدفاع عن نفسه |
Burada değil. Ama birazdan burada olacağını umuyorum. | Open Subtitles | اوه, إنّه ليس هنا |
Burada değil, komutanım. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا يا سيدي. |
- Burada değil. - Nerede olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا - أخبرني بمكانه - |
Kendisi Burada değil Senatör. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا أيها السيناتور |
- Hayır, Burada değil. | Open Subtitles | -كلا ، إنّه ليس هنا |
Hayır, Burada değil. | Open Subtitles | -كلاّ، إنّه ليس هنا |
Burada değil. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا. -ماذا فعلت؟ |
Nasıl istersen. Ama o Burada yok. | Open Subtitles | تفضّل بنفسك ، إنّه ليس هنا |
Burada yok. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا. |
Burada yok. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا. |