Phoebe, bak bilmeni istiyoruz ki herhangi birşeye ihtiyacın olursa, biz burdayız. | Open Subtitles | فيبي، إننا رغب بأن تعرفي فحسب بأنكِ إن احتجتِ للحديث فنحن هنا لأجلك |
Eğer başka birşeye ihtiyacın olursa bizi ara. Kahve için teşekkürler. - Şimdilik hoşçakal | Open Subtitles | اتصلي بنا إن احتجتِ شيء آخر شكراً على القهوة |
..bir şeye ihtiyacın olursa ya da bir fincan kahve yürütmek istersen. | Open Subtitles | ... لذا، إن احتجتِ لشيء أو إذا أردتِ جلب كوب من القهوة |
Bana ihtiyacınız olursa dâhili telefonu kullanın. Üst katta olacağım. | Open Subtitles | إن احتجتِ إلي فاستعملي نظام الإتصال الداخلي سأكون بالدور العلوي |
Eğer, birşeye ihtiyacın olursa, bu küçük zili çalarsın, ben de hemen gelirim. | Open Subtitles | إن احتجتِ شيئاً رني الجرس الصغير و سآتي فوراً |
Birine ihtiyacın olursa, biriyle konuşmak istersen... | Open Subtitles | تعرفين إن احتجتِ لأحد أو أردتِ التكلم مع أحد |
Eğer bir şeye ihtiyacın olursa ben Shire'da olacağım. | Open Subtitles | حسناً، إن احتجتِ أي شيء مني، فسأكون بمنزلي |
Bugün boşum, yardıma ihtiyacın olursa falan diye diyorum. | Open Subtitles | حسناً، أخذت إجازة بقية النهار إن احتجتِ للمساعدة |
Sana bu konuda iyi şanslar. Silahlı desteğe ihtiyacın olursa haber ver. | Open Subtitles | بالتوفيق، أعلميني إن احتجتِ دعماً مسلحاً |
Bana ihtiyacın olursa seslenmen yeter. Koridorun diğer ucundayım. | Open Subtitles | على أية حال ، إن احتجتِ أي شيء ، اتصلي بي ، أنا في نهاية الرواق |
Eğer bir şeye ihtiyacın olursa topuklarını üç kere yere vur olur mu? | Open Subtitles | إن احتجتِ شيئًا، اطرقي كعبي الحذاء ثلاث مرات، حسنًا؟ |
İhtiyacın olursa burada olacağım. | Open Subtitles | أمامكِ ثلاث ساعات سأكون هنا إن احتجتِ إليّ |
Gece boyunca herhangi bir şeye ihtiyacın olursa duvara vur ve ben de gelip kapının kilidini açayım. | Open Subtitles | إن احتجتِ لأي شيء بالليل فقط اتركي على الباب وسآتي لأفتح الباب |
Yardıma ihtiyacın olursa, şu yeşil tuşa bas. | Open Subtitles | إن احتجتِ لمساعدة اضغطي على هذه الزر الاخضر |
Eğer bir şeye ihtiyacın olursa benim yan kapıda olduğumu hatırlatsın sana. | Open Subtitles | إنها تذكار صغير يعني إن احتجتِ أي شيء فمنزلي بجواركِ مباشرة. |
Bana ihtiyacın olursa aşağıdayım. | Open Subtitles | حسناً، أنا بالأسفل إن احتجتِ إلي.. |
Tamam, eğer birşeye ihtiyacın olursa, sadece bana seslen. | Open Subtitles | حسناً، استدعيني إن احتجتِ أي شيء. |
Bir şeye ihtiyacınız olursa danışmanlarımız hizmetinizde. Hayır. | Open Subtitles | إن احتجتِ شيئاً، فلدينا مستشارين متفرّغين |
- Peki, dinle, ...eğer herhangi bir şeye ihtiyacınız olursa ben müsaidim . | Open Subtitles | إن احتجتِ إلى أي شيء في أي وقت فأنا موجود |
Emin misiniz? Başka bir şeye ihtiyacınız olursa haberim olsun. Sadece lavabo değil, duşta da sorun var. | Open Subtitles | إن احتجتِ إلى أي شيء آخر أبلغيني المشكله ليست بالمغسلة فحسب بل بالدش أيضاًً |
Anne, paraya ihtiyacın varsa beni arayabilirdin. | Open Subtitles | أمي، إن احتجتِ مالاً كان عليك الاتصال بي فحسب |
Ve umarım biliyorsundur herhangi bir şey hakkında tavsiyeye ihtiyacın olduğunda küçük, büyük ne olursa olsun... | Open Subtitles | أنا أمك وأرجو أن تعرفى أنك إن احتجتِ نصيحة كبيرة أو صغيرة لا يهم |