"إن ذهبنا" - Traduction Arabe en Turc

    • gidersek
        
    • çıkarsak
        
    Baska bir yere gidersek, farkli olacak. Belki ayni tatta bile olmayacak. Open Subtitles إن ذهبنا إلى مكان آخر، سيكون مغايراً ولكن ربما ليس بنفس الجودة.
    Yani bu oldukça iyi bir haber, peki bu biz Mars'a gidersek hayatı kolayca bulabileceğiz manasına mı gelir? TED إذًا فهذه أخبار جيدة جدًا، ولكن هل ذلك يعني أننا إن ذهبنا هناك، هل سيكون العثور على الحياة شيئًا سهلًا؟
    Eğer hepimiz gidersek, temasımız kesilir ve geriye dönemeyebiliriz. Open Subtitles إن ذهبنا كلنا فقد نحتجز على المركبة وتتعذر علينا مغادرتها
    Eğer duruşmaya gidersek, ilk günden önce otuz bin daha. Open Subtitles إن ذهبنا للمحكمة ستدفع ثلاثين آخرين قبل أول يوم
    Danny biliyor ki, mahkemeye çıkarsak, bütün suçlamaları öne sürmek zorunda kalırım. Open Subtitles يعرف أنه إن ذهبنا للمحاكمة سأضطر للعب بكل ما لدي
    Eğer oraya beraber gidersek onun işini hızlı bir şekilde bitirebiliriz. Open Subtitles إن ذهبنا إلى هناك بأعداد فسنهتم بذلك الشيء بسرعة كبيرة
    Bu orada mümkünse ve oraya gidersek ailemiz olacağını düşündük. Open Subtitles وفكّرنا، تساءلنا، إن كان من الممكن إن ذهبنا إلى هناك أن نحظى بعائلة
    Herhangi bir havaalanı ya da limana gidersek, nükleer dedektörler bizi saptayacaktır. Open Subtitles إن ذهبنا لأي مطار أو ميناء الاَن كاشفات الإشعاعات ستكشفنا
    Diyorum ki ya biz Avustralya'ya gidersek ve orada anlaşamazsak? Open Subtitles أعني, ماذا إن ذهبنا إلى أستراليا وتعلمين نحن لم نتقدم حتى
    Eğer şu tarafa gidersek... daha rahat anlatabileceğim... koşulları düzenleyebiliriz. Open Subtitles ولكن إن ذهبنا إلى تلك المساحة هناك نستطيع توفير الظروف التي تعيننا على الشرح
    Şimdi gidersek, ininde uyuyordur şimdi o onu uykusunda öldürebiliriz. Open Subtitles لكن إن ذهبنا الآن، قد نجده نائماً في جحره، فنقتله و هو نائم.
    Mahkemeye gidersek hükümetin avukat ordusuna ve sınırsız kaynaklarına karşı savaşmak zorunda kalırız ve hapse gireriz. Open Subtitles إن ذهبنا إلى المحكمة، سنواجه القوة القانونية للحكومة. جيش من المحامين، موارد لا متناهية.
    Eğer mahkemeye gidersek bize bunu ödeteceklerdi. Open Subtitles كان ذلك سيتسبب بتلطيخ سمعتنا إن ذهبنا للمحكمة
    Şimdi oraya gidersek bizi parçalara ayırırlar. Open Subtitles إن ذهبنا إلى هنالك الآن سيُفجروننا إلى أشلاء.
    Anlaşamazsak ve mahkemeye gidersek her şeyi kaybetme riskin var. Open Subtitles إن لم نقُم بالتسوية ، إن ذهبنا للمحاكمة فستخاطرين بخسارة كُل شيء
    Rögar boyunca gidersek çite ulaşırız. Open Subtitles إن ذهبنا عبر مصرف المياه، سنصل إلى السياج.
    Eğer gelgitle gidersek, daha hızlı olur ve kaçarız Open Subtitles إن ذهبنا باتجاه التيار سنصل أسرع، وللهرب
    gidersek çatışma olmaz. Open Subtitles إن ذهبنا ستكون هناك فرصة لعدم القتال
    gidersek belki savaş olmaz! Open Subtitles إن ذهبنا ستكون هناك فرصة لعدم القتال
    Bütün ülkeyi gezmeye çıkarsak buraya kim bakacak? Open Subtitles ‫إن ذهبنا للتجول، ‫من سيهتم بهذا المكان؟
    Arabayla çıkarsak bir gün içinde evimde oluruz. Open Subtitles -سأريكم . إن ذهبنا بسيّارة، يمكنني أخذكم لديارنا خلال نهارٍ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus