"إهانتك" - Traduction Arabe en Turc

    • hakaret
        
    • kırmak
        
    • aşağılamak
        
    • gücendirmek
        
    • alınma
        
    • rencide
        
    • incitmek
        
    • Aşağılamalarını
        
    Adam gibi hakaret bile edemiyorlar artık. Open Subtitles وصلوا لدرجة أنهم لا يستطيعون إهانتك وجها لوجه
    Sana hakaret etmek istemem ama hiçbir filmini izlemedim. Open Subtitles لا أقصد إهانتك لكنني لم أرى أي من أفلامك
    Seni kırmak istemem ama, kahveye farklı bir şey mi yaptın? Open Subtitles لا أقصد إهانتك لكن هل وضعتي أي شيء أخر؟
    Seni aşağılamak istemedim. Eminim sana da teşhir eden olmuştur. Open Subtitles لم أقصد إهانتك أبدا أنا أعرف أنك قد تعاطيت سابقا
    Bebeğin doğumundan önce gidip seni gücendirmek istemiyorlardı. Open Subtitles هم لَمْ يُريدوا إهانتك بالرحيل قبل ولادة الطفل
    alınma ama, çirkin insanlara karşı bir şeyim yok. Open Subtitles لا أقصد إهانتك لاتظن أن لدي مأخذاً على القبيحين
    Biz sana hakaret edebiliriz ama edecek olan diğerlerinin Tanrı yardımcısı olsun! Open Subtitles نحن نستطيع إهانتك لكن فاليساعد الرب أي رجل آخر يهينك
    İşte evim arkadaşlarımın size hakaret etmesi için geldiğiniz evim. Open Subtitles هذا هو بيتي ! ا حيث أتيت لتتم إهانتك من قبَل أصدقائي
    Bununla bize asla hakaret edemezsin. Open Subtitles حتى بفعلك هذا لن تمحي إهانتك لي
    Üzgünüm tatlım bunu sana bir hakaret olarak söylemedim bu onun içindi aslında. Open Subtitles انا لم اقصد إهانتك فقط اقوم بإهانتها
    Onurunuzu kırmak aklımın ucundan geçmez. Open Subtitles ليس من أحلامي إهانتك.
    Seni kırmak istemedim, üzgünüm. Open Subtitles أنا آسف لم أقصد إهانتك
    Üzgünüm, seni kırmak istemedim. Open Subtitles آسفة، لم أقصد إهانتك
    Yalnız, maalesef, düşük karakterde bir adam olmandan dolayı bu arada aşağılamak için söylemiyorum ama bir oğlancı tarafından yetiştirildiğinden ve bir kokain bağımlısı olduğundan yalan söyleme ihtimalin var. Open Subtitles إذا للأسف ، رجل مثلك لا يملك شخصية وأنا أقصد إهانتك ولكن أنت جلبت لنفسك اللواط ، و كيفة تعليم الادمان
    Çünkü benim hayatımı kurtarmayacakmışsın gibi davranarak seni aşağılamak istemedim. Open Subtitles لأنني لم أرد إهانتك بالتظاهر بأنكِ لن تقومي هكذا بإنقاذ حياتي.
    Sizi aşağılamak istemiyorum ama dolandırıcılıktan hüküm giymemenizi anlayamıyorum? Open Subtitles لا أقصدُ إهانتك يارجل, ولكن كيف لايمكنك الحصول على اعتراف بالتحايل؟
    - Tess, seni gücendirmek istememiştim... Open Subtitles تس, لم أقصد إهانتك نحن أناس جيدين ,سيدي
    Sizi gücendirmek istemem ama bence diz şerefsizsiniz. Open Subtitles وأنا لا أقصد إهانتك, لكن أعتقد أنك حقير
    alınma ama bunu ne diye sana söyleyeyim. Open Subtitles لا أقصد إهانتك , لكن لا يوجد مجال أن أخبرك
    Tamam alınma ama ben korkmaya başladım. Open Subtitles حسناً .. لا أقصد إهانتك ولكننى بدأت أهلع مما حولى
    Beni orada rencide ettin üstelik ilk kez de değildi. Fakat emin ol son olacak. Open Subtitles لقد أهنتني هناك، وليس للمرة الأولى، لكن صدقني، ستكون إهانتك الأخيرة.
    Seni incitmek istemedim. Open Subtitles حسنا، أنا لم أرد إهانتك من قبل ليس حتى محاولة.
    Aşağılamalarını kaldırabilirim ama yüzde 5 mi? Open Subtitles يمكنني تحمل إهانتك و لكن .. خمسة بالمئة؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus