"إيجابياً" - Traduction Arabe en Turc

    • pozitif
        
    • olumlu
        
    • olumluydu
        
    • olumludur
        
    Bizim yaptığımızın her zaman pozitif bir etkisi olduğuna inanmak istediğini biliyorum. Open Subtitles أعلم بأنك تريد أن تصدق بأنه حقاً لنا تأثيراً إيجابياً على الداوم
    Madem herhangi bir değişiklik üretkenliği artırıyor, neden pozitif bir değişiklik yapmayalım ki. Open Subtitles وبما أن أي تغيير يساعد في زيادة الإنتاج لما لا نجعله تغييراً إيجابياً
    Kabaca bu şekilde pozitif sonuç verenlerden 36'da bir ihtimal mevcut. Open Subtitles تقريباً واحد من كل 36 ظهور للمرض بهذه الصورة يكون إيجابياً.
    On yedi Sürdürebilir Kalkınma Amacı'ndan dokuzunun olumlu yönde etkilenmesine sebebiyet veriyor böylece. TED يساعد في التأثير إيجابياً على 9 من أصل 17 من أهداف التنمية المستدامة.
    Senin de söylediğin gibi olumlu olmak önemlidir, değil mi? Open Subtitles من المهم أن تظل إيجابياً كما تقول ، أليس كذلك؟
    Onlar yaşamımda gerçek anlamda olumlu etkilere yol açıyor, ben de onların yaşamında olumlu bir etkiye yol açabildiğimi umuyorum. TED فهم يمدونني بالتأثيرات الإيجابية الحقيقية في حياتي، وأرجو أن أستطيع التأثير في حياتهم إيجابياً كذلك.
    Şimdiye kadar aldığım tepkiler hiç pozitif değildi. TED لذا، فان رد الفعل الذي واجهتهُ لم يكُن إيجابياً بالكامل.
    Dolayısıyla pozitif düşünme olmuyor bu aslında, sadece sahip olduğumuz negatif düşünceyi maskelemek. Open Subtitles لذا فالتفكير الايجابي ليس حقيقة تفكيراً إيجابياً إنما هو مجرد إخفاء لتفكير سلبي لدينا سلفاً.
    Rus Hava Kuvvetleri'nde geçirdiğim yıllardan sonra SGC'de pozitif bir katkı yapabileceğime eminim. Open Subtitles بعد سنوات عديده من الخدمه مع القوات الجويه الروسيه أشعر بالثقة أني سأكون إيجابياً في المساهمة في قيادة بوابة النجوم
    Ama eğer pozitif çıkarsa, yaklaşık...100 kaybedersin, değil mi? Hastanın aritmisi yok. Open Subtitles لكن إن كان إيجابياً كنتِ لتخسرين تماماً، صحيح؟
    Ya test negatif çıkar ve sonucu adamın suratına yapıştırırsın ya da pozitif çıkar, ve çeneni kapatırsın. Open Subtitles فإما تعود النتيجة سلبية و تخبر الرجل بذلك أو يعود إيجابياً فتصمت و تؤلمك ساقك
    Yani test sonucu pozitif çıkanlar bir şeyleri olmadığı halde aylarca ya da yıllarca sonlarını beklediler, demektir. Open Subtitles مما يعني أن هناك من يأتي فحصهم إيجابياً و يتحملون نهايتهم المحتومة لأشهر أو أعوام قبل أن يكتشفوا أنهم بخير
    Üç aylık bir periyot söz konusu. Bu yüzden bu süreden önce Hiv pozitif olup olmadığınızı söyleyemeyiz. Open Subtitles هناك إطار زمني ثلاثة أشهر ولا نستطيع أن نخبرك إن كان الفحص إيجابياً خلال ذلك الوقت
    ...zorbalıkla baş etmek için en önemli şey yapıcı ve pozitif olmaktır. Open Subtitles عندما نتعامل مع شخص شرس، أهم شيء أن تكون إيجابياً وبناءاً
    Bana bir kere olumlu birşey demeni isterdim. Open Subtitles أتمنى لمرة واحدة أن تقول شيئاً إيجابياً لصالحى
    Aman Tanrım. olumlu bir şey söylemedi mi? Open Subtitles رباه، ألم يقل شيئاً إيجابياً على الاطلاق؟
    Demek istediğin şey olumlu anlamdaysa... Open Subtitles كلا، أعتقد هذا فقط يكون فى حالة أن ما تقوله إيجابياً
    Bunu kafamdan çıkarmalıyım. olumlu bir şey söyle. Open Subtitles يجب أن أتخلص من التفكير يجب أن أقول كلاماً إيجابياً
    Doktorlar onunlayken olumlu... şeyler söylemenin önemli olduğunu söyledi. Open Subtitles أهمّ شيء، عندما يأتي أناس ليجلسوا مع أبي، يريد الأطبّاء كلاماً إيجابياً.
    - olumlu düşün. - Hüzün yılı olabilir. Open Subtitles كن إيجابياً فربما هذه سنة الأفلام الكئيبة
    Hiçbir şeyden haberim yoktu ama tavrım daha olumluydu. Open Subtitles لم أكن أعرف ما أقوم به، ولكن سلوكي كان إيجابياً
    Çünkü, eş-dost kapitalizminin aksine, küreselleşme ve teknoloji devriminin ortaya koyduğu pek çok sonuç bir haylı olumludur. TED وذلك بسبب، أنه على النقيض من الرأسمالية المحسوبية، الكثير جدًا مما فعلته العولمة و ثورة التكنولوجيا كان إيجابياً للغاية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus