"ابقيها" - Traduction Arabe en Turc

• tut
• tutun
• tutmam
• saklayın
• sakla
• tutmaya
• saklayabilirim ki

- Ne yaparsan yap. Benden uzak tut yeter.
لا يهمنى ما تفعلينه معها ابقيها فقط بعيده عن وجهى

Şimdi damarı sıkıştırma. Sabit tut. Sıkma.
الان لا تثقبى الاوعية فقط ابقيها متزنة اعصرى

Onu sıcak tut, burnunun altına şu otları sür.
ابقيها دافئة، افرك تلك الأعشاب أسفل أنفها.

Sadece...basit tutun.
.. ابقيها بسيطة

Çekime hazır olana kadar tutmam lazım.
يتحتم علي أن ابقيها هكذا حتى نكون مستعدين للتصوير

Bir dahaki sefere harika planınızı kendinize saklayın.
المرة القادمة لما يكون عِنْدَكَ فكرة رائعة. رجاءً، ابقيها لنفسك.

24 saat buz koyun. Bir de yukarıda tut.
ضع عليها الثلج، ل 24 ساعة و ابقيها مرتفعة

Bacağını düz tut. Bacağını düz tut bakayım!
ابقي قدميك الى الامام ابقيها للامام من اجلي

Ellerini kaldır. Evet öyle. Ellerini yukarıda tut.
ارفع يدك لاأعلى ابقيها هكذا لأعلى

Onu babamdan uzak tut. Maxx'le çıktığımı sanıyor.
ابقيها بعيدة عن أبي تظن أني أواعد ماكس

Onu kağıt kesme makinesinden uzak tut.
ابقيها بعيدة عن قطّاعة الأوراق

Kağıt kesicisinden uzak tut.
ابقيها بعيدة عن قطّاعة الأوراق

- Ve neredeyse bebeğini öldürüyordu. Eğer bu doğruysa, onu benden uzakta tut.
ابقيها بعيده عني اذا كان ذلك صحيحا.

Nakliyeyi durdur. Güvenli değil. Onu hücrede tut.
ابقيها في الزنزانة الممرات ليست آمنة

Sadece sağlam tut.
فقط ابقيها ثابته

Gözlerini kapat. Kapalı tut.
اغلق عيناك ابقيها مغلقه

- Onu burada tutun. - Teşekkürler peder.
ابقيها هنا, شكراً يا أبتي

Onu sıkı tutun.
ابقيها بالاسفل وحسب.

Sürekli baygın tutmam için bana iğneler verdi.
لقد اعطاني الإبر لكي ابقيها مخدره

Onları kuru temizleme yapın diye getirmedim. Sadece benim için onları kısa bir süreliğine saklayın.
لا احتاج الى غسل هذه فقط ابقيها عندك بالمخزن لفتره

Chappelle onu birileriyle yolladığımı sanıyor bu yüzden, eğer gelirse, onu sakla.
(شابيل) يعتقد أننى أنتظر أحداً ليأخذها لذا فاذا اتى, ابقيها مخفية فحسب

Güzel, arabanın bagajında tutmaya devam et sonra nehre doğru sür ve oraya bırak.
جيد، ابقيها في صندوق سيارتك وانطلق إلى النهر وقم بإلقاءها هناك

Üzgünüm tatlım ama şu surata bak ondan nasıl sır saklayabilirim ki?
اسفة, لكن انظر الى هذا الوجه. كيف ابقيها سراً؟