"ابنتهما" - Traduction Arabe en Turc

• kızları
• Kızlarını
• kızlarının
• çocuklarının

Ailesi, kızları seçildiği için gururluydu.
والداها فخوران بأن ابنتهما قد تم اختيارها.

"kızları Marie, 21 yaşına gelene kadar, mülkiyeti Bay ve Bayn von Bohm'a aittir."
السيد و السيدة فون بوم سيكون وصيان على الأصول حتى تبلغ ابنتهما ماري سن الحادية و العشرين

"kızları olmasına rağmen, onu tanıdıkları söylenemez."
لا أستطيع أن أقول وأنا أعلم جيدا لها، على الرغم من أنه ابنتهما.

Kızlarını seviyorlar. Gitmesini istemiyorlar.
انهما يحبان ابنتهما لا يريدان أن يتركاها

Söylemezler ama Kızlarını benim öldürdüğümü düşünüyorlar.
لم يقولا ذلك ولكنهما يعتقدان بأنني قتلت ابنتهما

kızlarının üstündeki büyüyü bozmak için her şeyi yapmaya hazırdılar.
لكانا يفعلان أيّ شيء، ظناً منهما بأنّ لعنة ابنتهما ستنتهي.

Senin o kızın ailesine kızlarının durumunu anlatman gerekiyor.
عليكِ العودة إلى والديّ الفتاة لتخبريهما عن حالة ابنتهما

Oğlumuza sorar mısın, kızları Lakshmi, Londra'dan sadece Raj'la görüşmek için gelen Bay ve Bayan Cheldry'ye ne cevap vereceğiz?
إسأل ابننا ما الذي ينبغي أن نقوله للسيد و السيدة تشلدري حيث ستسافر ابنتهما لاكشمي من لندن من أجل أن تلتقي به و تراه

kızları dün gece balodan eve dönmemiş.
ابنتهما لم تعد من حفلة الخريجين ليلة البارحة

- Yani aileler kendi kızları için ikramiye koymayı soruyorlar.
هذا طلبٌ من الوالدين ! أن يضعا جائزةً على ابنتهما

John, Tricia ve 16 yaşındaki kızları Kristen.
جون,تريشا,و ابنتهما البالغ عمرها 16 عاما كريستين

O zamandan beri tek kızları Shiori, kayıp.
و إلى يومنا هذا، ابنتهما الوحيدة شيوري مفقودة

Noel, 1965. 6 yaşındaki kızları dolapta saklanırken kadınla adamın boğazları kopartılmış.
عيد ميلاد عام 1965, زوجان تم قطع رقبتهما بينما اختبأت ابنتهما ذات الستة أعوام في خزانة الملابس

Dokuz yaşındaki kızları kayıpmış.
ابنتهما البالغة من العمر 9 سنوات كانت مفقودة

Söylemeyi unutmuşum. kızları, Bruna'nın kardeşi.
نسيت أن أذكر أن ابنتهما هي أخت برونا الصغرى

Ailen küçük Kızlarını görseydi şimdi.
مدهش اذا راى والداك ابنتهما الصغيرة الان

Belki bu, onun ailesinin Kızlarını bir kız gibi tanımlayabilmelerinin tek yoludur.
علّه السبيل الوحيد لوالديها ليبرّرا استلطاف ابنتهما لفتاةٍ.

O insanlara Kızlarını geri getireceğine söz verdin.
لقد أكدت لهم أننا سنجد ابنتهما

Melinda, daha yeni kızlarının eve asla canlı gelemeyeceğini öğrendiler.
ميليندا ، أنهم علموا للتو أن ابنتهما لن تعود للبيت أبدا على قيد الحياة

Gözlerini bilirkişimizin üzerinden ayırma. Sonuçta kızın ailesi kızlarının ölümünün sorumlusu olarak hapse giren birini görmek isteyebilirler.
راقب شاهدنا الخبير في حال أراد والدا الفتاة رؤية أحدهم يزجّ في السجن لقتله ابنتهما

Ailesini gördüğün zaman onlara, kızlarının çok iyi bir muhabir olduğunu söylersin.
عندما تعثر عليى ابويها , اخبرهما أن ابنتهما باتت مراسلة صحفية

İfadeniz, eğer bu hareketi onaylamazsam çocuklarının hayatını kaybedeceği yönünde.
...شهادتك هي أن ابنتهما ستموت إن لم أؤيد هذه الدعوى حالاً