Başka bir şeye ihtiyacınız olursa bana ya da Yüzbaşı Tower'a haber verin. | Open Subtitles | لو احتجتما أى شيء، لتخبرباني أنا أو الكابتن تاور، وسوف نجهز هذا الشيء |
Eğer bir şeye ihtiyacınız olursa... Dave, şoför lütfen! | Open Subtitles | ـ ولو احتجتما أي شيء، ديف، السائق من فضلك |
O zamana kadar, bana ihtiyacınız olursa, haberiniz olsun, gölgelerin ardında olacağım. | Open Subtitles | وإلى ذلك الحين، سأكون وراء الظلال، إذا احتجتما إليّ. |
Bana ihtiyacınız olursa karşıdayım. | Open Subtitles | أنا بالجانب الآخر من الشارع إذا احتجتما الي |
İhtiyacınız olan her şey için bize güvenebilirsiniz. | Open Subtitles | و إن احتجتما شئاً يمكنكما الاعتماد علينا |
Bu arada çocuklar, örümceklerle ilgili birşeye ihtiyacınız olursa beni arayın, tamam mı? | Open Subtitles | بالمناسبة، إن احتجتما إلى أيّ مساعدة مع المزيد من العناكب فقط أخبراني |
Kapıyı kitlemeyiz. Bu yüzden ne zaman ihtiyacınız olursa girin ve halledin. | Open Subtitles | لا نقفل الباب على الاطلاق، لذا تعاليا متى ما احتجتما ذلك |
Çocuklar, kasabadayken bir şeye ihtiyacınız olursa arabaya, borç paraya masaja Donald puştundan isteyin. | Open Subtitles | اوه ، انتما ان احتجتما اي شيئ بينما انتما في البلدة توصيلة بالسيارة ان اردتما ان تستعيرا بعض المال |
Aklınızda olsun bir şeye ihtiyacınız olursa birkaç saniye içinde burada olabilirim | Open Subtitles | تذكرا.. أنه يمكنني العودة في ثوان حرفيًا إن احتجتما أي شيء |
Bir şeye ihtiyacınız olursa bana haber verin tamam mı? | Open Subtitles | إذا ما احتجتما إلى شيء , أعلماني , حسناً؟ |
Daha çok sorunuz var biliyorum ama yapmam gereken işler var. Bir şeye ihtiyacınız olursa adamım kapıda bekliyor. | Open Subtitles | الآن، أدري أن لديكما أسئلة جمّة، لكن لديّ عمل، سيبق رجلي بالخارج إن احتجتما شيئاً |
Yardıma ihtiyacınız olursa sadece arkanızdaki duvardaki kırmızı tuşa basın. | Open Subtitles | ولو احتجتما أيّ مُساعدة، فأضغطا على الزر الأحمر على الجدار خلفكما. |
Beni ziyaretlere bile gelmiyordunuz ama şimdi sadece paraya ihtiyacınız olduğunda sizden haber alıyorum. | Open Subtitles | أنتما لم تحضرا لأي زيارة لي من قبل و الآن فقط تذكرتما ذلك عندما احتجتما للمال |
Eğer bir şeye ihtiyacınız olursa dediğim gibi, evim yolun aşağısında, ben Paul, bu da Jules. | Open Subtitles | حسنا .. اذا احتجتما أي شيء أنا أعيش خلف الشارع كما قلت بول ، جولز |
Ama ihtiyacınız olursa onları da getiririm. | Open Subtitles | لكن إن احتجتما إليها فسأحضرها لكما أيضاً |
Başka bir ihtiyacınız olursa, söylemeniz yeter. | Open Subtitles | و إن احتجتما أي شيء اعلماني فقط |
Herhangi bir yardıma ihtiyacınız olursa haber verin yeter. | Open Subtitles | أعلماني إن احتجتما إلى أيّ مساعدة |
- Tamam. İhtiyacınız olursa yiyecek bölümünde olacağız. | Open Subtitles | سنكون في قاعة الطعام إن احتجتما إلينا |
Bana ihtiyacınız olursa odamda popüler hip hop şarkıları dinliyor olacağım. | Open Subtitles | ان احتجتما لي ، انا في غرفتي "استمع الى موجة "هيب هوب |
Bana ihtiyacınız olursa hemen ön taraftayım. | Open Subtitles | إذا احتجتما إليّ سأكون في مقدمة السيارة |