Bana sarhoş olduğunu söyle. | Open Subtitles | هل أنت ثمل؟ اخبرني انك شربت كثيرا أنت لا تعرف ما تقول انت ثمل لعين |
İsviçre çakının yanında olduğunu söyle. | Open Subtitles | من فضلك اخبرني انك ما تزال تحمل سكينك السويسرية |
Doktor, filodaki herkesken daha iyi durumda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الطبيب اخبرني انك تتعافي افضل من اي احد بالاسطول |
Sweets komedi kulübünde senin çok komik olduğunu söyledi. | Open Subtitles | سويتس اخبرني انك جدا مضحك في نادي الكوميديا. |
Yolcuları vurmadığını söyle bana. | Open Subtitles | جاك اخبرني انك لم تطلق النار علي الركاب |
Lütfen onlarda iz sürücü bir şey olduğunu söyle bana. | Open Subtitles | ارجوك اخبرني انك وضعت جهاز تعقب هناك |
Evet. Norman sizin bekar olduğunuzu söyledi, ben de öyleyim. | Open Subtitles | حسنا , نورمان اخبرني انك لست متزوجة , مثلي تماما |
Üzgünüm, bu biraz kişisel, ama sizin hasta olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | أعتذر ان كان الامر شخصي لكنه اخبرني انك لست بخير. |
- Şu an seni bırakmak zorundayım. - Yalan olduğunu söyle. | Open Subtitles | و الان يجب ان اتركك- اخبرني انك تكذب علي- |
Hâlâ evde olduğunu söyle. | Open Subtitles | ♪ Direction, they walk in place ♪ اخبرني انك مازلت بالمنزل ؟ |
Düşmanım olduğunu söyle. Güzel, saygı duyarım. | Open Subtitles | اخبرني انك عدوي سأحترم ذلك. |
Professor Weber insan ilişkileri konusunda yardıma ihtiyacının olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بروفيسور ويبر اخبرني انك بحاجة الى قليل من المساعدة في العلوم الانسانية |
Bana hasta olduğunu söyledi, ama hiç parası yoktu. | Open Subtitles | اخبرني انك مريضه ولكنه لا يملك ايه نقود |
Chen Zhen bana klanların içinde en iyisinin sen olduğunu söyledi. | Open Subtitles | (تشين زين) اخبرني انك الافضل بين كل الجماعات |
Hmm? Baban burda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | والدك اخبرني انك هنا |
Ortağını bulduğunu söyle bana. | Open Subtitles | اخبرني انك عثرت على شريكه |
Beni sevdiğini söyle bana. | Open Subtitles | اخبرني انك تحبني |
- Evet. Bent meşgul olduğunuzu söyledi. Özellikle senin. | Open Subtitles | نعم، بنت اخبرني انك مشغولة جدا |