Ama bu dansçı çöl uzmanı bile sıcağa uzun süre dayanamaz. | Open Subtitles | لكن حتى اختصاصي الرقص الصحراوي هذا لا يُمكنه إطاقة الحرارة طويلاً. |
Ah, ben... bakalım... aslında ben Alzheimer uzmanı değilim. | Open Subtitles | . . حسناً , كما ترين في الحقيقة , انا لست اختصاصي الزهايمار |
- Çocuk gelişimi benim alanım değil. Benim uzmanlık alanım yetişkin ilişkileri. | Open Subtitles | نمو الاطفال ليس امرا سهلا اختصاصي هو علاقات البالغين |
Bir "uzman"a göründüm çoktan, Harley Sokak'ta. | Open Subtitles | لقد قمت سلفاً بإستشارة اختصاصي في شارع هارلي |
House'un her arzusunu yerine getirmek artık benim işim değil. | Open Subtitles | لم يعد من اختصاصي تلبية رغبات هاوس بعد الآن |
Akciğer uzmanı, Endokrinolojist ve göz doktoruna gitmeniz gerekir. | Open Subtitles | يتطلب ذلك خدمات اختصاصي رئوي واختصاصي في الغدد الصماء وطبيب عيون |
Federaller ve İç Güvenlik ödünç olarak bir rehine kurtarma eğitim uzmanı istiyorlar. | Open Subtitles | الاجهزة الاتحادية والأمن الوطني بحاجة الى تدريب رهينة الإنقاذ المعارين خارج اختصاصي. |
Başka gün bir kadın vardı... bir mantar uzmanı, hevesli bisikletçi, | Open Subtitles | ذات يوم كانت امرأة تبحث عن... اختصاصي فطريات راكب درّاجة متعطش |
Peki, benim uzmanlık alanım ve hayatım boyunca araştırdığım şey Budizm'in gerçek kurucusu Sakyamuni olmuştur. | Open Subtitles | حسنا, اختصاصي وعملي طوال عمري كان دائما دراسة ساكياموني مكتشف البوذية |
Saygısızlık etmek istemem ama gerçek dünya benim uzmanlık alanım. | Open Subtitles | و مع فائق احترامي العالَم الخارجيّ مِن اختصاصي |
Silah benim uzmanlık alanım. Sizin değil. | Open Subtitles | يبدو أنّ هذا من اختصاصي لا من اختصاصكما. |
Dr. Nathan'ın teşhisini doğrulamak için Benchley Memorial'den bir uzman getirdik. | Open Subtitles | لَدينا اختصاصي مِن مَشفى بينشلي التَذكاري، و قَد أكَّدَ تَشخيص الطبيبَة ناثان |
O zaman bir kimyager ya da uzman bir labaratuvar asistanı arıyoruz. | Open Subtitles | اذن, نحن نبحث عن اختصاصي الكيمياء و عاملين متقدمين بالمخابر؟ |
Suçla savaşın benim işim olduğu konusunda hem fikir olduğumuzu düşünüyorum. | Open Subtitles | اعتقد اننا جميعا متفقون ان محاربة الجريمة هي من اختصاصي |
Uh, dinle, burası aslında benim yetki alanım değil, fakat ortalıkta dolaşmamın bir sakıncası var mı? | Open Subtitles | إنه ليس من اختصاصي لكن هل تمانع في خطف نظرة ؟ |
Birkaç gün devam ederse, uzmana görün. Ne yapıyorsun? | Open Subtitles | اذا استمريت تشعرين بهذا عدة ايام يجب زيارة اختصاصي مرحبا , ماذا تفعل ؟ |
Üzgünüm oğlum, orası benim bölümüm değil. | Open Subtitles | آسف يا بني .. فهذا ليس من اختصاصي |
İyi haber şu ki ben de bu tür sorunlarda uzmanım. | Open Subtitles | الخبر الجيد هو, أن اختصاصي هو في هذا النوع من المشاكل |
Yani, benim alanımda her hafta bu hayat ağacına yeni bir türün eklendiğini görmeye başlamamız süpriz değil. | TED | لذا فمن غير المستغرب أنه أسبوعيّاً في اختصاصي نرى المزيد والمزيد من الأجناس الجديدة التي تنتمي لشجرة الحياة. |
Bana göre değildi, ben dişhekimi olmak ve daha sonra koca memeli, sarışın bir hijyen uzmanıyla evlenmek istedim. | Open Subtitles | ليس لي، أردت ان أكن طبيب اسنان وأردت الجواز من شقراء بنفس اختصاصي |
Dişçiden korkan kişiler benim uzmanlığım. | Open Subtitles | جعلت من فوبيا طب الأسنان اختصاصي. |
Meraklanma, teğmen. Gözetleme benim uzmanlığımdır. | Open Subtitles | لا تقلق، المراقبة من اختصاصي |
Sadece gelen onkolojist dedi ki, eğer kanser diğer organlara yayılmışsa, belki de ameliyatı yapmayacağınızı söyledi. | Open Subtitles | . . الأمر أن اختصاصي الأورام , قال لو أن السرطان موجود في أعضاء أخرى |
benim alanım atomun içinde küçük bir nokta olan atomik çekirdek. | TED | مجال اختصاصي هي نواة الذرة، وهي النقطة متناهية الصغر داخل الذرة. |
Sopayı iyi kullanıyor olabilirsiniz ama boks da benim uzmanlık alanımdır. | Open Subtitles | الآن ، أنت تجيد استعمال العصا أما الملاكمة فهي من اختصاصي |