"اذاً يجب" - Traduction Arabe en Turc

• O zaman

O zaman diğer şehirleri de hedef almış olabileceklerine hazırlıklı olmalıyız.
اذاً يجب أن نكون مستعدين فى حالة لو استهدفوا مدينة أخرى

O zaman seni öldürmeliyim. Führer teslim olmayı yasakladı.
اذاً يجب أن أقتلك الفوهرر يمنع أيّ إستسلام

Hemde çok. O zaman bize katılmalısın.
ـ اكثر مما استطيع ـ اذاً يجب ان تنظمي لنا

O zaman kendi yoluna gitsen iyi olur. Çünkü o seninle konuşmaktan hoşlanmıyor.
اذاً يجب أن تمضي في طريقكِ لانها لا تحب التحدث إليكِ

Eğer beni alıp götüremiyorsan O zaman gitmeden önce beni alıp siksen iyi olur.
واذا لم تَستَطع ذلك. اذاً, يجب عليك ان تُضاجعني. قبل ان ترحَل.

O zaman bu çocukların biraz havalı ve zengin olduklarını da düşündünüz.
اذاً يجب أن تكوني قد فكرت أيضا أن هؤلاء الفتيان هم أيضا لامعون قليلا وأغنياء

O zaman çok un çuvalı taşımak zorunda kalacaksın.
اذاً يجب عليك حمل اكياس الطحين

O zaman burada, Los Angeles'ta savunma faaliyetlerine hazırlanmalıyız.
اذاً يجب أن نستعد بخطوات دفاعية هنا فى "لوس أنجلوس"

O zaman geziyi en iyi hale getirmemiz gerekiyor.
اذاً يجب أن نستفيد من أكبر قدرٍ ممكن.

O zaman eti biraz daha yumuşatmalıyız..
حسناً اذاً يجب ان نجعل اللحم طري اكثر

O zaman elinizi çabuk tutsanız iyi olur.
حسناً, اذاً, يجب علينا فقط فعلها بسرعه.

O zaman Arthur'un yerine kendimi feda etmeliyim.
اذاً يجب أن أضحي بنفسي نيابة عنه

O zaman sorumluluk almaya hazırlansan... Hayır.
...اذاً يجب ان تكون مستعد لتحمل المسؤليه

O zaman sende kalmam lazım...
اذاً يجب ان استلقي على أريكتك..

O zaman şimdilik bunu aramızda saklayalım.
حسناً اذاً,يجب ان بقى هذا بيننا للآن

O zaman oraya gitmelisin.
حسناً اذاً يجب عليكِ الذهاب الى هناك

O zaman bizim adamlarımızın bunu durdurmaları gerekiyor.
اذاً يجب أن يوقفه رجالنا

O zaman onları durdurmamız gerekiyor.
اذاً يجب أن نوقفهم

O zaman rahatlamış olmalısın.
اذاً يجب أن تشعرين بالراحة