"اربح" - Traduction Arabe en Turc

    • kazan
        
    • kazanmak
        
    • kazanıyorum
        
    • kazanın
        
    • kazanmaya
        
    • kazanana
        
    • kazanmamıştım
        
    • kazanamayacağımı
        
    Bana demiştin ki; "onları nezaketinle kazan." Open Subtitles لقد قلتي ان اربح قلوبهم بالمعاملة الحسنة
    Şampiyonluğu kazan sana iki sekreter tutarız koç. Open Subtitles لذلك ليس علي أن أقلق اربح بطولة الولاية أيها المدرب وسنحضر لك سكرتيرتان
    - Kaplumbağayı boş ver, yarışı kazan! - İşin bitti, Kaplumbağa! Open Subtitles اترك الخنفساء و اربح السباق انك تتحطم يا خنفساء
    Geçen yıl turnuvayı Nick Faldo ve ben kazanmıştık. Bu yıl da kazanmak istiyorum. Open Subtitles لقد ربحت انا ونيك فالدو العام الماضى واتمنى ان اربح هذا العام ايضا.
    Her gün kapıdan çıktığımda bir güzellik yarışması kazanıyorum ben. Open Subtitles كل يوم امشي فيه من الباب الأمامي، اربح فيه مباراة في الجمال
    On kutu kâğıt mendil ya da bir keçi kazanın! Open Subtitles اربح 10 علب من الشراشف او ماعز
    Sizden olabileceğimi kanıtlamak için kazanmaya çalışıyordum. Open Subtitles كنت احاول ان اربح لاثبت اني بامكاني ان اكون واحدا منكم
    Zayıf seriyle kazan zayıf kişilikle kaybet. Open Subtitles اربح مع التسلسل السيّئ واخسر مَع الشخصية السيّئة
    Video poker, kazı kazan, at yarışı... Open Subtitles انتظروا, يارفاق, يا رفاق, انتظروا ...قمار بالفيديو, اكشط و اربح
    "Çevir, kazan, gül" için hazır mısın? Open Subtitles هل انتِ مستعدة للعبة التف ، اربح ، ابتسم"؟"
    Eminim öyledir, kazan ya da kaybet. Open Subtitles أنا واثق أنه كذلك اربح أو اخرس
    Maçı kazan ikisi de olur. Open Subtitles اربح المباراة وموافقة على الاثنين
    Maçı kazan, o zaman ikisine de evet. Open Subtitles اربح المباراة وموافقة على الاثنين.
    Tony ile bir gün kazan. Open Subtitles اربح يوماً برفقة توني هوك* *تبرع به: كيغان ديين
    Şartları zorla. Ne yaparsan yap, ama davayı kazan! Open Subtitles حرّك الخيوط اقعل أي شيء، لكن اربح القضيّة !
    Ama üzülme. kazanmak kolay olmadı. Open Subtitles لكن لا يبدو هذا سيئاً فلم اربح ابداً اقل
    Ben her gün biraz para kazanmak istemem. Open Subtitles انا لا اريد ان اربح القليل من المال كل يوم
    Ama kimin daha çok kuşu elinde tuttuğundan bahsediyorsak ben kazanıyorum. 4-0. Open Subtitles لكن , اذا كنت تتحدث عن من يمسك اكثر من الحمام انا اربح مقابل لا شيء
    kazanıyorum, çünkü kurallara karşı geliyorum. Open Subtitles أنا اربح لأنني ألعب عكس القواعد
    Bana bir iyilik yapın, ve bu geceki maçı kazanın. Open Subtitles .... لذا فاصنع لى معروفاً و اربح فى مبارة ليلة الغد
    Bir şeyler kazanmaya çalışıyorum sanırım. Open Subtitles اعتقد انني احاول ان اربح شيئا ما
    Çok para kazanana kadar bekle, buraya senin için büyük bir ev yapacağım. Open Subtitles انتظر حتى اربح نقود كثيرة, سأبني لك قصراً هنا
    Bugüne kadar hiç kazanmamıştım. Open Subtitles لم اربح اي شيء في حياتي من قبل.
    Hatanın bende olduğunu ve tartışmayı kazanamayacağımı fark ettiğimde adil dövüşmem. Open Subtitles عندما ادرك ان شيئا هو غلطتي تماما وليس هناك امل في ان اربح الجدال لا اقاتل بشكل منصف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus