| giyinmek, senin için yeni bir şey olmalı. | Open Subtitles | لا بدّ من أن ارتداء الملابس تجربة جديدة لك |
| Lütfen giyinmek için acele etme. Zaten geç kaldık. | Open Subtitles | أرجوك لا تحاولي ارتداء الملابس بسرعة فقد تأخرت |
| - Çıkmayı özledim. giyinmek, hoş bir restoranta gitmek.. | Open Subtitles | أفتقد المواعدة، ارتداء الملابس الأنيقة والذهاب إلى مطعم فخم |
| Kusura bakmayın, daha erken gelecektik ama beyimiz giysi krizi yarattı. | Open Subtitles | مرحبا ، مرحبا ، آسفان كنا سنكون أبكَر بكثير لكن هذا الشخص كانت لديه مشكلة في ارتداء الملابس |
| Biliyor musun, sabahleyin giysi bulmaktan endişeleniyorsan burada birkaç gömlek bırakabilirsin. | Open Subtitles | كما تعلم, يمكنك ان تترك قميصين اخرين هنا اذا كنت قلق بشأن ارتداء الملابس في الصباح |
| Öyle görünüyor ki, sizi memnun eden şeyler, sadece güzel kıyafetler giymek ve dans. | Open Subtitles | إن سعادتك، كما يبدو، تكمن في أن لاتفعلي شيئا سوى ارتداء الملابس الجميلة والرقص |
| Avrupai giysiler giymeyi ret mi ettiniz? | Open Subtitles | سيد غاندي هل رفضت ارتداء الملابس الأوروبية؟ |
| Duş almak, giyinmek gibi günlük aktivitelerde de yardıma ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | بالاضافه الى انك ستكون فى حاجه للمساعده فى كل اعمالك اليوميه مثل الاستحمام و ارتداء الملابس ,الى اخره |
| giyinmek tıpkı değerli bir çaba gibidir. Bir sanattır ama aynı zamanda bir meydan okumadır. | Open Subtitles | ارتداء الملابس مثل أي مسعى نافع فهو فن. |
| Çocuklar giyinmek istemez. | Open Subtitles | الأطفال لايودون ارتداء الملابس |
| - giyinmek için çok sıcak. | Open Subtitles | -الجو حار على ارتداء الملابس |
| - giyinmek için çok sıcak. | Open Subtitles | -الجو حار على ارتداء الملابس |
| Artık nişanlı yani bundan böyle giysi giymek zorundasın. | Open Subtitles | انه مخطوب لذا من الان فصاعداً عليك ارتداء الملابس |
| Salonda seksi gecelik giymek yok. | Open Subtitles | يمنع ارتداء الملابس الداخلية في غرفة المعيشة |
| Bir köşede bekliyor olabilir. Ya da bir mağazada giysiler deniyor olabilir. | Open Subtitles | او قد تكون تجرب ارتداء الملابس في احد المتاجر |