Kadınınla ilgilenmiyorum. Parçalar halinde seni eve göndermek için de isteksizim. | Open Subtitles | للمودة التي تربطني بزوجتك سأمتنع عن ارسالك مقطعًا الى المنزل |
Zaman makinesini seni eve göndermek yerine kendi çıkarları için kullanması. | Open Subtitles | لاستخدام آلة الزمن لمصلحته الخاصة بدلاً من ارسالك الى زمنك |
Belki birini göndermek yerine haftada bir ararsınız. | Open Subtitles | أتعلم بدلًا من ارسالك أحدهم قم بأتصال اسبوعي |
Seni oraya silahlı bir şekilde gönderemem Michael. | Open Subtitles | لا يمكننى ارسالك الى هناك مسلح , مايكل |
Haklısın. Seni oraya gönderemem. | Open Subtitles | أنت محق أنا لا أستطيع ارسالك إلى هناك |
Buraya Henry'nin oğluyla evlenerek ittifakı güvence altına almak için gönderildin. | Open Subtitles | لقد تم ارسالك لهنا لضمان التحالف عن طريق زواجك من ابن (هنري) |
Seni ölüme göndermek için asla bir an bile tereddüt etmem. | Open Subtitles | لن أندم أبدا على ارسالك الى حتفك |
Eğitiminin hepsini tamamlamadın ve seni hemen alana göndermek istemem. | Open Subtitles | واكره ان اتسرع فى ارسالك الى الميدان -اننى مستعد |
Seni göndermek zorunda değilim. | Open Subtitles | ليس عليّ ارسالك للاعلى |
Siz annenizin öldüğünü düşünürken seni ve Mary'yi uzağa göndermek. | Open Subtitles | ارسالك أنت و (ماري) بعيدا حينما ظننت أن والدتك قد قتلت |
Sizin Dr. Foley'e gitme nedeniniz neydi? Onu Dr. Foley'e göndermek... yapabileceğiniz en iyi şeydi.. | Open Subtitles | هل كان ذلك سبب ارسالك له لرؤية الطبيب (فولي)؟ ... إرساله لرؤية الطبيب (فولي) هو الأمر الأفضل |
Seni Michigan'a gönderemem. | Open Subtitles | لا أستطيع ارسالك الى ميشيغان |
Neden ona ilişmek için gönderildin? | Open Subtitles | لم تم ارسالك للتواصل معها ؟ |
Buraya bir sebep için gönderildin. | Open Subtitles | لقد تم ارسالك هنا لسبب |
Yoksa arkadaşların tarafından mı gönderildin? | Open Subtitles | أو تم ارسالك من قبل أصدقائك؟ |