Bana, siyah giysili adamın Azul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | -- - لا لقد اخبرني بان الرجل الذي لابس أسوَد هو ازول |
Azul siyah giyinir ve daima bir gitar kutusu taşırmış. | Open Subtitles | ازول يرتدي ملابس سوداء. ويحمل قيتار |
Günaydın, Azul. | Open Subtitles | صباح الخير ، ازول |
Yakında Azul. Yakında. | Open Subtitles | قريبا ، ازول ، قريبا |
Azul için adamlarını yollamış. | Open Subtitles | . وموكو بعث رجاله ليجدوا ازول |
Adamları seni Azul'la karıştırdı. | Open Subtitles | . رجالي خربطوا بينك وبين ازول |
Azul'u iste. | Open Subtitles | . اسمه ازول |