Bay Turner'a ailenize ve kendinize ne yapabileceğinizi göstermek için bir hafta. | Open Subtitles | اسبوع واحد ليرى سيد تيرنر واباؤكم وأنتم ايضا ماذا بمقدوركم ان تفعلوا |
Teste bir hafta kaldı ve uygulama sınavında ki puanları beğenmedim. | Open Subtitles | لدينا اسبوع واحد حتى الاختبار و لا تعجبني نتائج الاختبار التجريبي |
Müttefik İstihbaratı, planlanan bu saldırıyı ancak bir hafta önce öğrenebildi. | Open Subtitles | استخبارات الحلفاء كانوا يدرسون مشروع الغاره والميعاد المحدد اسبوع واحد |
Dikkat etmezeniz bir hafta içinde kokmaya başlardınız. | Open Subtitles | كانت الروائح النتنه تفوح منا بعد اسبوع واحد لو لم نهتم بنظافتنا |
Gerçekten bir haftamız kaldığının farkında mısın? | Open Subtitles | اذا هل تدرك أنه لازال لدينا اسبوع واحد فقط؟ ؟ |
Bu bilgileri iyice öğrenmek için bir haftanız var. | Open Subtitles | لديكم اسبوع واحد لتعوا فيه هذه المعلومات جيداً |
bir hafta içinde ona öyle bir numara yapacağım ki... aşağı mı tükürsün, yukarı mı şaşıracak. | Open Subtitles | اسبوع واحد واستطيع ان ادبر لها مقلبا يقف له شعر راسها |
Kongre, bu bombardımanların yasadışı olduğu konusunda karara vardı, ...ve 15 Ağustos'takini bir hafta gibi bir sürede durduracaklarını söylediler. | Open Subtitles | الكونجرس بالفعل كان قد إعتبر هذا القصف غير شرعي ويجب عليهم إيقافه خلال اسبوع واحد أعتباراً من الخامس عشر من أغسطس |
Jessie'yle yeniden konuşmam için bir hafta geçmesi gerekti. | Open Subtitles | كان من اسبوع واحد بالضبط قبل ان اتحدث الى جيسى مره اخرى |
Duruşma bir hafta sonrasına erteleniyor, Perşembe Temmuz 22. | Open Subtitles | قررت المحكمه مده اسبوع واحد من الثلاثاء ، الموافق 22 يونيو |
bir hafta sonra tekrar gelip teklifini yineledi. Tekrar düşüneceğimi söyleyip gönderdim. | Open Subtitles | و عاود التقدم لي بعد مرور اسبوع واحد و اخبرته ان علي التفكير بالموضوع, مجدداً |
bir hafta, uygun bir test öncesi simülasyon hazırlayıp denemek için yeterli bir süre. | Open Subtitles | اسبوع واحد ينبغي ان يكون اكثر من الوقت كافي لخوض التجارب السابقة للمحاكاه |
bir hafta içinde hazırlanmamızın hiçbir yolu yok | Open Subtitles | لا يمكن ان نستطيع الإستعداد في اسبوع واحد. |
- Harika. - Denememde bir hafta kaldı. | Open Subtitles | هذا رائع تبقى لي اسبوع واحد من فترة تجربتي |
Babayı gece düştüğünde öldüreceğiz, güçlü çocuk uyurken. bir hafta, sadece bir hafta benimle dalga mı geçiyorsun? Barry Manilow? | Open Subtitles | سنقوم بقتل الأب عند حلول الظلام، حين ينام ويغرق في النوم. أسبوع واحد, خسرنا اسبوع واحد. |
bir hafta tüm bu almak için bekleyemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكنك توقع تعلم كل ذالك في اسبوع واحد |
Hatırlatmak isterim ki Genç Editörler Eğitim Programı'nın başlamasına sadece bir hafta kaldı. | Open Subtitles | دانيال اردت فقط ان اذكرك انه بقي اسبوع واحد حتى يبدأ تدريب المحررين الشبان |
Şimdi, bir hafta içinde bütçe ve pazarlama analizlerini masamda bekliyorum. | Open Subtitles | الآن , أتوقع أن الميزانيه والتسويق والتحليل ستكون على مكتبي خلال اسبوع واحد |
bir hafta sonra, her biriniz bir karışım icra edecek. | Open Subtitles | اسبوع واحد ابتداء من اليوم 115 00: 04: 17,101 |
bir haftamız var yani, sonrasında yargıç bizi postalayacak. | Open Subtitles | اذن لدينا اسبوع واحد وبعدها سيقوم القاضي بعزلنا من القضية |
Lady Lola'nın İngiltere'ye gelmesi için bir haftanız var eğer gelmezse... | Open Subtitles | لديكِ اسبوع واحد لأحضار ليدي لولا الى انجلترا , وان لم تفعلي |
Yalnızca bir haftası kalan bir polise söylenen şeye bak. | Open Subtitles | هذا ما يقولونه للشرطيه التي بقي له اسبوع واحد فقط بالخدمه |
Malcolm'un öldüğünün kanıtını bize teslim etmek için bir haftan var. | Open Subtitles | لديك اسبوع واحد لتعطنا دليل على موت مالكوم |