| Bütün o yaşadıklarından sonra bunu hak ettiler. | Open Subtitles | لقد استحقوا ذلك .. أليس كذلك ؟ بعد كل ما مرّوا به |
| Evet, büyük olasılıkla bunu hak ettiler. | Open Subtitles | صحيح,وهم جميعهم تقريبا استحقوا ذلك |
| Bak, çok üzgünüm tamam mı? Ama bunu hak ettiler. | Open Subtitles | اسمعى, أنا أسف) لكنهم استحقوا ما فعلته بهم. |
| O ve ailesi atar damar şişkinliği denen şeyden fazlasını hak ediyorlardı. | Open Subtitles | تلك الفتاة وأهلها استحقوا تفسيرًا أفضل بكثير من تمدد أوعية. |
| O ve ailesi atar damar şişkinliği denen şeyden fazlasını hak ediyorlardı. | Open Subtitles | تلك الفتاة وأهلها استحقوا تفسيرًا أفضل بكثير من تمدد أوعية. |
| Benim olmayı umamayacağım kadar iyi bir anneyi hak ediyorlardı. | Open Subtitles | هم استحقوا أم افضل مني |
| İkisi de başlarına geleni hak ediyordu. | Open Subtitles | لقد استحقوا ما أصابهم، وأنا ايضاً |
| Zaten kendilerini yok edeceklerdi. Hak ettiklerini buldular. | Open Subtitles | , لقد دمروا نفسهم علي اي حال استحقوا ما فعلوه |
| Çünkü bunu hak ettiler. | Open Subtitles | لأنهم استحقوا ذلك |
| Bunu hak ettiler. Haklıymışsın. | Open Subtitles | لقد استحقوا ذلك لقد اصبت |
| Bu yüzden bunu hak ettiler! | Open Subtitles | ! لذلك استحقوا ذلك |
| - Kahretsin evet! hak ettiler bunu! | Open Subtitles | -بحق الجحيم، نعم، لقد استحقوا ذلك . |
| Neyi hak ettiler? | Open Subtitles | استحقوا ماذا ؟ |
| Onlar merhameti hak ediyorlardı. | Open Subtitles | استحقوا الرحمة |
| Ama o insanlar bunu hak ediyordu. Pardon? | Open Subtitles | -أولئك الأشخاص الآخرون استحقوا ذلك |
| O adamların hepsi Hak ettiklerini buldular. | Open Subtitles | اولئك الرجال , استحقوا ما حصلوا عليه |