| Çünkü ikisini aynı anda yapamam ve bunu siz de biliyorsunuz. | Open Subtitles | لأني لن استطيع القيام بكلاهما في نفس الوقت وانت تعرف ذلك |
| Bunu yapamam! Bunu yapamam! | Open Subtitles | لا استطيع القيام بهذا لا استطيع القيام بهذا |
| yapabileceğim yapabileceğim bir şey var mı bakayım dedim. | Open Subtitles | حسناً , ان كان هناك اي شئ استطيع القيام به |
| Gitmeden önce yapabileceğim bir şey var mı? | Open Subtitles | اذا هل هناك اى شئ استطيع القيام به قبل ان اذهب؟ |
| Züppe Dan ne yapıyorsa, ben çok daha iyisini yapabilirim. Bunu biliyorsun! | Open Subtitles | اى شئ يقوم به داندى دان استطيع القيام به بشكل افضل |
| - Sana söylüyorum, bunu yapabilirim. - Şu anda bir adım yavaşsın, Nick. | Open Subtitles | لقد اخبرتك أنني استطيع القيام بذلك إنك تتقدم ببط الآن نيك |
| Bayan Riley, siz benim yapamayacağım şeyleri yapabiliyorsunuz ve ben de sizin. | Open Subtitles | اترى ، انسة رايلى هناك اشياء تستطيعى ان تقومى بها لا استطيع القيام بها ، و بالعكس |
| Kırık bilekle Lotus'u yapamam. Sadece bir insanım yahu. | Open Subtitles | لا استطيع القيام باللوتس بكاحل مكسور انا مجرد رجل |
| - "Maman" olmadan yapamam. - Üzgünüm. | Open Subtitles | لا استطيع القيام بذلك بدون ماما انا اسفة |
| Ve bunu sadece askeri destekle yapamam. | Open Subtitles | ولا استطيع القيام بذلك بدون مساعدة الجيش |
| Özür dilerim Bay Başkan ama, bunu yapamam. | Open Subtitles | مع احترامي لك ياسيد مايور انا لا استطيع القيام بذلك |
| Seninle seks yapmak istiyorum. Ama buradan yapamam, değil mi? | Open Subtitles | اريد ان امارس الجنس معك ولكني لا استطيع القيام بذلك من هنا، صحيح؟ |
| Eğer yapabileceğim bir şey varsa lütfen beni arayın. | Open Subtitles | اسمع, اتصل بي فقط لو كان هناك إي شيء استطيع القيام به |
| yapabileceğim başka bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هنالك شئ أخر استطيع القيام به |
| Tamam, buradan yapabileceğim tek şey bu. | Open Subtitles | حسنا هذا كل ما استطيع القيام به من هنا |
| yapabileceğim başka bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هنالك شئ أخر استطيع القيام به |
| Şu güneyli telli çalgı olmadanda yapabilirim. | Open Subtitles | انا استطيع القيام بذلك من دون اللكنة الجنوبية |
| Tamam, terlemene gerek yok. Bu şehirde hâlâ bazı hamleler yapabilirim. Hamle yapmak? | Open Subtitles | حَسناً، لا تقلقي استطيع القيام ببعض اللكم في هذه البلدة |
| yapabilirim. Birkaç şeye ihtiyacım var sadece. | Open Subtitles | استطيع القيام بهذا لكنني احتاج الى مواصفات |
| Bu olay boyunca liderlik etmek istiyorum, ama bunu şu anda yapamayacağım. | Open Subtitles | لكني لا استطيع القيام بذلك الآن |
| Çocuklar, bunu yapamayacağım. | Open Subtitles | توقفي عن ذلك - شباب, لا استطيع القيام بذلك |
| - Oh, sen ne... Eğer Thomas Wolfe yapabiliyorsa ben de yaparım, sen de yaparsın. | Open Subtitles | ان كان توماس يستطيع القيام بذلك انا استطيع القيام بذلك وانت أيضا تستطيع ذلك |
| Menajerimi arayıp yapamayacağımı söyleyeceğim. | Open Subtitles | لذلك سأقوم بالأتصال بوكيلة أعمالي وأخبرها بأنني لا استطيع القيام بها ماذا؟ |