Uçan elk kafası diye bir tür yoksa, ki hiç duymadım, bir tahminde bulunup hayır diyeceğim. | Open Subtitles | حسنا بما انه لا يوجد انواع طائرة من رؤوس الايل لم اسمع بها سوف اتخذ قرارا واقول لا |
- Hiç duymadım. - Küçük bir şehir. | Open Subtitles | لم اسمع بها ابداً انها مدينة صغيرة |
Ben de herkesim. Hiç duymadım. | Open Subtitles | انا شخص مختلف انا لم اسمع بها ابدا |
Karsiliginda Nevada'da hiç duymadigim bir cehennemin dibinde 3 yil geçirdim. | Open Subtitles | و بالمقابل حصلت على 3 سنوات في حفرة في نيفادا لم اسمع بها من قبل |
Karsiliginda Nevada'da hic duymadigim bir cehennemin dibinde 3 yil gecirdim. | Open Subtitles | و بالمقابل حصلت على 3 سنوات في حفرة في نيفادا لم اسمع بها من قبل |
- Hiç duymamıştım. - Birçok haritada yoktur. | Open Subtitles | لم اسمع بها انها ليست على معظم الخرائط |
- O zaten icat edildi. - O zaman neden hiç duymadım? | Open Subtitles | اذن كيف لم اسمع بها من قبل ؟ |
Onu hiç duymadım. | Open Subtitles | لم اسمع بها من قبل |
- Daha önce hiç duymadım. - Bende öyle. | Open Subtitles | لم اسمع بها من قبل انا ايضا |
- Adını hiç duymadım. - Orada size iyi bakacaklar. | Open Subtitles | لم اسمع بها قط سوف يعتنون بك |
Hayır. Hiç duymadım. | Open Subtitles | لا , لم اسمع بها ابداً |
Adını hiç duymadım. | Open Subtitles | لم اسمع بها من قبل |
Hala duymadım. | Open Subtitles | سأبقى لم اسمع بها |
Öyle bir yer varmıymış? Hiç duymadım. | Open Subtitles | هي موجودة فعلا لم اسمع بها قط |
Hiç duymadım. | Open Subtitles | لم اسمع بها مطلقً |
Hiç duymadım. | Open Subtitles | لم اسمع بها ابدا |
İyi şakaydı. Bunu duymamıştım. Gayet iyiydi. | Open Subtitles | هذه حلوة، لم اسمع بها من قبل انها جيدة |
Scar Joe. Daha önce hiç duymamıştım. Beğendim, öyle deriz. | Open Subtitles | جو ذو الندبة, لم اسمع بها من قبل |