"اسمع هناك" - Traduction Arabe en Turc

    • var
        
    Pazu, sana anlatmadığım bir şey var. Open Subtitles باتزو اسمع, هناك شيء انا لم اخبرك به بعد
    Sanırım taş, ama dinle. 60 santim kadar su var. Open Subtitles الصخر على ما أعتقد لكن اسمع هناك تقريبًا قدمين من الماء
    Kuzey tarafında fazla sayıda damperli var. Ana yolla 70. caddenin oralardayım. Open Subtitles اسمع هناك خط من شاحنات النفايات تتجه شمالا نحو الشارع سبعين
    Dinle kaldırabileceğim ve kaldıramayacağım bazı şeyler var. Open Subtitles اسمع هناك أشياء يمكننى تقبلها وأشياء أخرى لا أستطيع تقبلها
    Şu senin kampüs dışı olaylarından memnun olmayan bazı insanlar var. Open Subtitles اسمع, هناك ناس حول البلدة ليسوا مسرورين بنشاطاتك خارج الجامعة
    Beni iyi dinle. Yan dairelerde uyuyan insanlar var. Open Subtitles اسمع , هناك العديد من الأشخاص نائمون في الجوار
    Dinle, bu is için mükemmel adamlarin var. Open Subtitles اسمع,هناك اشخاص يلائمون هذا بالخارج هناك ثلاثه سيفعلون اى شيء لها
    Bunu yapmanın 10 farklı yolu var sadece bir tanesi en güvenilir. Open Subtitles حسنا ، اسمع هناك عشرة طرق مختلفة لكي تلعب هذه لكن ربما هناك فقط طريقة واحدة في الحقيقة لتقوم بها بشكل صحيح
    Sana söylemekte zorlandığım bir şey var. Open Subtitles اذا، اسمع.. هناك شئ صعب اريد ان اخبرك اياه.
    Sanırım taş, ama dinle. 60 santim kadar su var. Open Subtitles الصخر على ما أعتقد لكن اسمع هناك تقريبًا قدمين من الماء
    Bak, hala yolunda giden bir şey var. Open Subtitles اسمع , هناك شئ مهم ساخبرك اياه
    Dinle. Yol kenarında kamp yapan çingeneler var. Open Subtitles اسمع,هناك بعض الغجر يعسكرون علي الطريق
    Dinle, bu adamda şüphelendiğim birşey var. Open Subtitles اسمع , هناك شيء مريب جدا بشأن ذلك الرجل
    - Burada bir servet var. Open Subtitles اسمع, هناك يوجد ثروة صغيرة ساعد نفسك
    Bak,bilmen gereken iki şey var. Open Subtitles اسمع, هناك شيئان يجب أن تعرفهم
    İnsan vücuduyla ilgili bilmediğimiz ne kadar şey var biliyor musun? Open Subtitles اسمع... هناك الكثير في جسم الإنسان لنعلم عنه
    - Burada bir servet var. Open Subtitles اسمع, هناك يوجد ثروة صغيرة ساعد نفسك
    Bak, Fildişi sahillerinde miktarını OPEC'in bile bilmediği kadar gaz rezervi var. Open Subtitles ... اسمع هناك غاز موجود فى ساحل العاج والـاوبك نفسها لا تعلم بشانه
    Pekala bak, seninle konuşmak istediğim bir konu var. Open Subtitles حسنا, اسمع, هناك شيء أريد أن أحدثك عنه
    Bakın, sizin sorununuzun çok daha güvenli bir çözümü var. Open Subtitles اسمع, هناك حلول أكثر أمانًا لمشكلتك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus