"اسواء" - Traduction Arabe en Turc

    • en kötü
        
    • daha kötü
        
    • Daha kötüsü
        
    Benim için, öldürmek hayal edebildiğim en kötü şey değil. Open Subtitles بالنسبة لي , اسواء الاشياءالتي ممكن تخيلها القتل ليس منها
    Sen deliliğin en kötü türüsün çünkü etrafındaki herkesi deli ediyorsun. Open Subtitles انت اسواء انواع الجنون لانك تجعل كل من يكون بجوارك مجنون.
    Linda varken, hayatımın en kötü anları... yaşadığım en mutlu anlardı. Open Subtitles مع ليندا, اسواء لحظات بحياتى. كانت اسعدها.
    Sıkıcı bir rutinlik, sıkışıklık, mekaniklik yaşıyorum. Bu ordudakinden bile daha kötü. Open Subtitles روتين باهت و ماكينات مكتظه انها حتى اسواء من الجيش
    Bana sorarsan, o çok daha kötü bir şeyin üzerinde çalışıyor. Open Subtitles كنت تسالني اذا كان لاخيك دخل في شيئ اسواء
    Her iş yaptıklarında birileri yaralanır... Ya da Daha kötüsü. Open Subtitles في كل مرة يقوم فيها بعمل ، احدهم يتعرض للأذى ، او اسواء
    - Evet ve bu başına gelen en kötü şey, öyle değil mi? Open Subtitles نعم وهذا تقريباً اسواء شىء حدث لكى اليس كذلك؟
    Her durumda alınabilecek en kötü kararı gelecek nesil çalışanlarına aktarabilecek bir şirket geleneği olması hoşuma gitti doğrusu. Open Subtitles جيـد .. من الجيد مشاهدة ان تقاليد شراكتنـا القديمه لـ عمـل اسواء القرارات الممكنـه
    Şu ana kadarki en kötü sakatlığın kırık bir bilek olduğunu duydum. Open Subtitles ولقد سمعت ان اسواء اصابه كتف مخلوع اتوقع
    en kötü yanı da normal gücümden hiç farkı olmamasıydı. - Her halükarda dokunulmazım. Open Subtitles اسواء ما بالأمر، أنها لا تختلف عن قدرتي العادية بكل الأحوال لا يمكن لمسي
    Bu şimdiye kadar gittiğimiz en kötü votka lansman partisiydi. Open Subtitles كان هذا اسواء غداء مع فودكا قمنا به سويا
    Bu kelimenin tam anlamıyla yaptığım en kötü şey. Open Subtitles . انضري , حرفياً , هذا اسواء شئ قٌمت به في حياتي
    İşte kadınlarla çalışmanın en kötü yanı, canlarım. Open Subtitles هذا اسواء شىء في التتعامل مع النساء , يا اعزائى...
    Bir insanın en kötü düşmanı, ruhunun derinliklerindedir. Open Subtitles اسواء اعداء الانسان مدفون باعماق روحه
    Tümü parçalarından daha kötü demek istiyor. Open Subtitles اعتقد ان معناه الكل اسواء من الاجزاء الصغيره
    Pazarlıklı anlaşma dışında, çok daha kötü olabilirdi. Open Subtitles ممكن ان تكون اسواء عندما تتنتضر مساومة
    Her ne yaptıysa herhangi birinin bu savaşta yaptığından daha kötü olamaz. Open Subtitles مهما هو يكن فعل... ليست اسواء مما قد فعله اي واحد اخر في هذه الحرب.
    - Harika. Şanslısın, kurşun kolunu sıyırmış. Evet biliyorum, çok daha kötü olabilirdi sanırım. Open Subtitles قد يبدو هذا سيئ جدا - نعم اعرف يمكن ان يكون اسواء
    Sizin "süper-belli" şifreli kelimelerinizden daha kötü değil. Open Subtitles إنها ليست اسواء من شفراتكم الواضحه
    Eğer bana kalsaydı kelepçeden çok Daha kötüsü olurdu. Open Subtitles لو كان الأمر بيدي, لكان اسواء بكثير من القيود
    Bundan Daha kötüsü olamazdı. Open Subtitles .لايمكن ان يصير الوضع اسواء من هذا
    Belki de yaralanmıştır ya da Daha kötüsü olmuştur. Open Subtitles . و ربما يكون مصاباً او اسواء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus