Demek burdasın, delikanlı, çok iyi görünüyorsun. Buralardan mı satın aldın? | Open Subtitles | ها أنت ايها الصبى ، و جميل أيضا هل اشتريته من هنا ؟ |
Hiç satın aldın mı? | Open Subtitles | هل اشتريته من قبل ؟ |
Bankadan satın aldın. Biz satmadık. | Open Subtitles | -انت اشتريته من البنك, نحن لم نبيعه . |
Dün Philip Gerard buradayken ondan satın aldım. | Open Subtitles | اشتريته من "فيليب جيرارد" أثناء انتظاره بالأمس، آسف. |
Rehin bıraktığın kişiden satın aldım. | Open Subtitles | لقد اشتريته من الفتى الذي رهنتها عنده |
Hayır, Kartaca'daki tuz madeninden getirdim onu. | Open Subtitles | لا، لقد اشتريته من منجم ملح في (قرطاجه) |
Hayır, Kartaca'daki tuz madeninden getirdim onu. | Open Subtitles | لا، لقد اشتريته من منجم ملح في (قرطاجه) |
İmza için sokaktan satın aldığım bir sosyal güvenlik numarası kullandım. | Open Subtitles | استخدمت رقم ضمان اجتماعي اشتريته من الشارع لادخل به |
Bit pazarından satın aldığım, kişisel gelişimle ilgili bir kasetten öğrendim. | Open Subtitles | _ انا شىء تعلمته من شريط كاسيت عن مساعده النفس _ اشتريته من السوق |
Onu Kartaca'daki bir tuz madeninden satın aldım. | Open Subtitles | "اشتريته من منجم ملح فى "قرطاج |
Moritanya'da bir bedevi ile satın aldım. | Open Subtitles | اشتريته من مزاد في موريتانيا. |
Tasarımcısı belli olan satın aldığım ilk şey bunlardı. | Open Subtitles | كانت تلك اول شيء مصمم اشتريته من قبل. |