"اصابات" - Traduction Arabe en Turc

• yaralanan
• yaralanma
• yara
• hasar
• yaralı
• yaralar
• yarası
• yaralanmış
• yaralanmalar
• yaralanmalarının
• kaybı
• ciddi
• hasarı
• Kaybımız
• yaralandı

Neyse ki ölen ya da yaralanan olmadı ve olayın sorumluları tutuklandı.
لحسن الحظ لم تكن هناك اي اصابات والمسؤلين عن ذلك تم اعتقالهم

Saldiri ve hirsizlik magduru... yuzunde yaralanma var, kirk ikinci Dogu girsinde.
مع اصابات في الوجه عند المدخل الشرقي الثاني والاربعون

Hiç yara izi yokmuş, boğulmuş olduğunu sanıyorlar.
لا توجد اصابات ولكنها قالت انها تبدو غارقه

Doktorlar elinde kalan bir hasar var mı diye kontrol edecekler.
سيجري الطبيب فحوصات عليكِ ليتأكد من عدم وجود اصابات لم تشفى

Henüz yaralı haberi yok... ama Prince Street'den de duyulan patlamanın kaynağı... resmi olmayan bir kaynak tarafından araç bombası olarak tanımlandı.
ليس لدينا اي اخبار عن اصابات و لكن بما ان الانفجار سمع في شارع برينس بلاغ غير مؤكد قال انها سيارة مفخخة

Nitekim bomba düzeneğine çok yakın olanlar dışındakiler küçük yaralar aldılar.
فى الواقع، كل من لم يكونوا بجوار الجهاز مباشرة تلقوا اصابات بسيطة

Görünen bir yarası yok.
لدي شخص مغمى عليه، الرجاء احضار الاسعاف لا اصابات واضحه

Genellikle, doğada yaralanmış veya mesela, kör olmuş falan.
في العادة تكون اصابات بسبب هجوم وحشي, او يكون يعاني من العمى

Artık 10, 20 yıl öncesinden daha az ciddi yaralanmalar oluyor.
الآن هنالك اصابات أقل بكثير من 10 أو 20 سنة الماضية

Araştırdığınız kadarıyla bu çoklu kafa yaralanmalarının profesyonel futbolcular arasında depresyonla bağlantılı olduğuna dair bir kanıt var mı?
أثمة أي دليل على حد علمك والذي يربط اصابات الرأس المتعددة بين اللاعبين المحترفين بالإكتئاب؟

Buraya ilk geldiğimde oldukça kötü yaralanan bir çocuk vardı.
عندما وصلنا هنا ... شاهدتطفلا ... كان مصابا اصابات بالغة

Hayır diğerleri gibi, mal kaybı var, ama yaralanan yok.
لا مثل الاخريات.. اضرار بالممتلكات ولا اصابات

Belirlenen başka bir yaralanma, kurbanlar arasında bir bağ ya da cinayet nedeni yok.
ولا يبدو ان هناك اصابات اخرى و لا توجد صلة واضحة بين الضحايا او دافع

Test sonuçları omurilikte bir hasar olmadığını ve ciğer haricinde bir iç yaralanma olmadığını gösteriyor.
نتائج الفحُوصات اظهرت انهُ ليس هُناك ضرر في الحبل الشوكي او اصابات داخلية خلف الرئة

Burada kaldığın sürece hiçbir yara bereden filan mesul değiliz.
نحن لسنا مسؤلين عن اية اصابات او اي شيئ اخر ربما يحدث لك اثناء اقامتك

Suyumuzun olup olmadığını, hasar alıp almadığımızı ya da herhangi bir ihtiyacımızın olup olmadığını sormadılar.
لـم يسألونا ما اذا كان معنا مياه، أو ما اذا كانت توجد بيننا اصابات او ما شابه

yaralı Amerikalıların olduğu söyleniyor.
و لدينا اصابات غير مؤكده لمواطنين أمريكيين..

İlk bilgilere göre kızınız çoklu travmatik yaralar sebebiyle ölmüş.
تقريرنا اولي يقول بإن ابنتك ماتت من اصابات متعددة.

Yüksek kalibreli kurşun giriş yarası var ama çıkışı yarası yok. Sorgu Müfettişi izini sürmek için çok çaba harcayacak.
اثار اصابات اطلاق نار, المحقق الجنائي يحاول تتبع اثر الرصاصه

İki kişi yaralanmış ama ölümcül değil.
جرح اثنان لكن ليست اصابات قاتله

Bunlar binicilikten dolayı oluşan yaralanmalar.
هذه اصابات ركوب الخيل لابد وانها كانت تتنافس

Günümüzde çoklu kafa yaralanmalarının uzun dönemde bu tarz herhangi bir sorunla bağlantısı var mı?
أثمة أي دليل اليوم يربط اصابات الرأس المتعددة مع أي مشكلة طويلة المدى كتلك؟

Badenweiler fabrikası, can kaybı olmadan... - ...havaya uçuruldu.
مصنع بادين ويلر تم تدميره دون وقوع اصابات.

Hastane dosyanda travmatik beyin hasarı, ağır hafıza kaybı yazıyordu.
تقريرك الطبي قال اصابات في الدماغ فقدان الذاكره الحاده

Bazı savaşçılar yaralandı ama Kaybımız yok.
لقد نجحوا مع عدد قليل من المقاتلين الجرحى، ولكن لم تقع اصابات

Olay yerindeki bir cesur adam birçok yaşamı kurtardı ama şiddetli yaralandı ve beyin ölümü gerçekleşti yıkıcı bir trajedi.
رجل شجاع في موقع الكارثة انقذ العديد من الارواح لكنه تعرض الى اصابات حادة و توفي دماغيا