Wagner dört yıl önce Uzay mekiğinin dünyaya acil inişi sırasında büyük cesaret gösterdiği zaman ulusal kahraman olmuştu | Open Subtitles | اصبح واجنر بطل وطني قبل أربعة سنوات عندما قام بعمل شجاع هبوط اضطراري في المكوك الفضائي أثناء اعادة دخول |
Peki eger bu havalanina devamli inmeyecegime söz versem, bir acil inis hakki alabilir miyim? | Open Subtitles | لكن إذا وعدتك أنّي سأتوّقف عن خدمة هذا المطار أيمكنني القيام بهبوط اضطراري أخير؟ |
Uçak acil iniş yapmaya çalışırken ağaçları kırarak yere çakılmış. | Open Subtitles | حاولت الطائرة القيام بهبوط اضطراري هنا عندما ارتطمت بعدة أشجار و ضربت الأرض بعنف |
Amerikalılar her tutuklu getirdiğinde adı "Zorunlu iniş" oluyor. | Open Subtitles | في كل مرة تهبط الطائرة يكون هبوط اضطراري |
Bunu yapmak zorunda olmam büyük talihsizlik ama kızımın kendi kendini yok etmesi beni buna zorladı. | Open Subtitles | يؤسفني اضطراري للقيام بهذا لكن ابنتي الانتحارية لم تترك لي الخيار. |
Bayanlar ve baylar acil iniş yapmamız gerekiyor. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي,سوف نقوم في الحال بـ تنفيذ هبوط اضطراري |
Yakıtım hızla tükendi ve denize acil iniş yaptım. | Open Subtitles | وقودي نفد بسرعة و قمت بهبوط اضطراري على البحر |
acil iniş yapmışlar. EMT sonuçları burada, durumu stabil. | Open Subtitles | هبوط اضطراري, فريق الإسعاف وصلوا هناك و عملوا على استقرار حالتها |
Kargodaki hayvanları bıraktınız, sonra da acil inişe sebep oldunuz. | Open Subtitles | قمتم باطلاق سراح حيوانات من البضائع ومن ثم تسببتم في هبوط اضطراري |
Bu sabah uçuş sistemi arızalanan bir ticari uçak acil iniş yaptı. | Open Subtitles | "بهذا الصباح حطت طائرة تجارية في هبوط اضطراري بعدما اضطرب نظام ملاحتها" |
acil iniş yapmaya çalışıyor. Goll! Beni yukarı fırlat! | Open Subtitles | أن هبوطا اضطراري ساعدني في التحليق, غول |
Pasifik Okyanusu'na acil iniş yapmıştı. | Open Subtitles | و قام بهبوط اضطراري في المحيط الهادي |
Lütfen dikkat, sayın yolcularımız, acil iniş yapıyoruz. | Open Subtitles | انتباه ايها الركاب هبوط اضطراري |
Pilot acil iniş yapmaya çalışmış. | Open Subtitles | حاول الربان القيام بهبوط اضطراري. |
Havaalanından yeni geldi. acil iniş yapmışlar. | Open Subtitles | لقد أتى من المطار, هبوط اضطراري |
Cehennemde acil yangın merdiveninin yerini öğrenmişsin. | Open Subtitles | هذا هو واحد من الجحيم بهبوط اضطراري. |
acil kaçış prosedürü için beklemede kalın. | Open Subtitles | و هم متأهبون لهبوط اضطراري على الماء |
Yoğun yağış sebebiyle Zorunlu iniş yapan Özgürlük Macerası isimli zeplin sonunda onarıldı. | Open Subtitles | المنطاد عابر القارات مغامر الحرية .... قام مؤخرا بهبوط اضطراري مدهش |
Zorunlu iniş yapmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لابد أن نقوم بهبوط اضطراري |
Zorunlu iniş hazırlığı yapacağız. | Open Subtitles | سوف نستعد لهبوط اضطراري |
Hayır, asıl komik olmayan şu kalan kısacık ömrümün her bir son saniyesini hastanede geçirmek zorunda olmam o hastane konusuyla, hastane çalışanlarıyla, hastane yemekleriyle kefaletle serbest kaldım... | Open Subtitles | كلاّ، الأمر غير المُضحك هُو اضطراري لقضاء كلّ دقيقة باقية من فترة حياتي القصيرة في المُستشفى... روائح المُستشفى، وأناس المُستشفى، وطعام المُستشفى... -لذا هربت، واشتريتُ ستّ علب شراب . |