"اعتقدت أنّه" - Traduction Arabe en Turc

• düşündüm
• sanıyordum
• sanmıştım
• düşünmüştüm
• düşünüyordum

Genellikle ilk görüşmede böyle yapmam ama, onu kaçırmamam gerektiğini düşündüm.
لا أفعلها عادة من الموعد الأول . لكنّي، اعتقدت أنّه رجلاً لايفوت

Dünkü kavgadan sonra, eğer dikiş attırmayacaksanız hastalarımızı ayrı tutmanın ikimiz için de en iyisi olacağını düşündüm, Doktor.
بعد الشجار الذي وقع أمس اعتقدت أنّه سيكون من الأفضل إذا فصلنا مرضانا عن بعضهم البعض،

Dünkü kavgadan sonra hastalarımızı ayrı tutmanın ikimiz için de en iyisi olacağını düşündüm, Doktor.
مرضى الدكتور فرانكلين ومرضى الدكتور بارنيلي بعد الشجار الذي وقع أمس، اعتقدت أنّه سيكون من الأفضل

Benden etkilendiğini sanıyordum, ayakkabılarımdan değil.
اعتقدت أنّه كان مُنجذب إليّ. وليس إلى أحذيتي.

Karakterli olduğunu sanıyordum ama emin değildim.
اعتقدت أنّه كان لديك شخصيّة, لكنّني لم أكن متأكّدًا .

KH: Belki de ben safım ama bunun harika olacağını sanmıştım.
ك.ه: ربما أنا ساذجة، لكنّي اعتقدت أنّه سيكون رائعاً.

İlk önce bunun sinirlerden olduğunu düşünmüştüm, ama şimdiye kadar stabil duruma gelmeliydi.
اعتقدت أنّه بسبب توتره بداية، لكنّه كان يجب أن يستقرّ الآن

Ben bunun dürüst bir tartışma olması gerektiğini düşünüyordum.
منتج توماس ماير فلقد جُعل كذلك عن قصد. اعتقدت أنّه من المفترض أنْ تكون هذه

Belki onu yakalarım diye düşündüm.
ليس لديّ موعد. اعتقدت أنّه يُمكنني أنْ أجده.

Yardım edebileceğimi düşündüm.
اعتقدت أنّه يمكنني تقديم المساعدة.

Gary'ye bazı fikirler vermiş olabilir diye düşündüm.
اعتقدت أنّه قد يُلهم غاري ببعض الأفكار.

Bana yardım edebileceğini düşündüm.
اعتقدت أنّه يمكنها مساعدتي

Bana yardım edebileceğini düşündüm. Lucy gibi.
اعتقدت أنّه يمكنها مساعدتي مثل (لوسي)

Beni tatmin edecek şeyi düşündüm...
اعتقدت أنّه سيمنحني الرضا...

Onu hiçbir şey duyamaz sanıyordum.
اعتقدت أنّه لا يمكنه سماع شيئًا.

Graham Greene'den nefret ettiğini sanıyordum.
(اعتقدت أنّه يكره (غراهام غرين

- Onun İtalya'ya döndüğünü sanıyordum. - Hayır.
( اعتقدت أنّه عاد إلى ( إيطاليا - لا -

Babam. Onun da öldürüldüğünü sanmıştım. Gitmem gerek.
إنّه أبي، اعتقدت أنّه قتلَ أيضاً عليّ الذهاب، أعتذر

Kamu hizmeti olarak yaptığını sanmıştım.
اعتقدت أنّه عمل ذلك تطوّعاً منه لخدمة المجتمع

Ben de penisin nasıl çalıştığını size açıklıyor sanmıştım.
أوه، لأنّني اعتقدت أنّه كان يطلب منك أنْ يشرح كيف يعمل قضيبه.

Birlikte yemek yeriz diye düşünmüştüm.
اعتقدت أنّه قد يرغب في الانضمام إلينا لتناول الغداء.

Bu futbol konusunda birbirimizi anladığımızı düşünüyordum.
اعتقدت أنّه كانت لدينا مفهوم عن الأشياء المتعلّقة بكرة القدم؟