O kadınla evli olduğu ortaya çıktı, ben de kadınla ilgilendim. | Open Subtitles | ، اتضح أنه كان متزوجاً من تلك المرأة لذلك اعتنيت بها |
On yıldan uzun bir süredir doktor olarak evsiz gazilerle, işçi sınıfı ailelerle ilgilendim. | TED | كنت طبيبًا لأكثر من عقد اعتنيت بمحاربين قدامى مشردين من عائلات الطبقة الكادحة |
Emily'yi bebekliğinden beri tanırım. Bütün Rose kızlarına ben baktım. | Open Subtitles | عرفت إيميلي منذ صغرها لقد اعتنيت بجميع فتيات آل روز |
Kızıma 22 yıl boyunca ben baktım ve hala benim sorumluluğumda. | Open Subtitles | لقد اعتنيت بإبنتي لمدة 22 عام و ما تزال هي مسؤوليتي |
Özür dileyecek bir şey yok. Bu konuda yeteneklisin. Ona çok iyi baktın. | Open Subtitles | ليس هناك ما تعتذرين لأجله أنت موهوبة في هذا، اعتنيت بها جيداً |
Bunlara göz kulak ol. | Open Subtitles | هلا اعتنيت بهؤلاء من اجلي؟ شكرا لكم أيها السادة. |
-Ne demek hallettin | Open Subtitles | ماذا تَعْني بأنّك اعتنيت بالامر؟ |
Onunla mümkün olduğunca ilgilendin. | Open Subtitles | طيب؟ لقد اعتنيت بها بقدر استطاعتك |
Yemeğe çıkacak olsak her şeyi ben planladım. Her şeyle ilgilendim ama hiçbir yaptığımı takdir etmedin. | Open Subtitles | إذا كان لدينا أي شيء فأنا من خطط لهذا لقد اعتنيت بكل شيء و لا أعتقد أنك تقدر هذا |
Yaranı sardım, seninle ilgilendim. Seni inciteceğimi mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتوسل لك لقد اعتنيت بك هل تظنين أنني سأؤذيك ؟ |
Efendim, Her şeyle ilgilendim. Yerliler tahliye edildi. | Open Subtitles | ،سيّدي، لقد اعتنيت بكل شيء لقد تم إخلاء السكان |
Beni uyardığı tehlikenin icabına baktım. | Open Subtitles | لقد اعتنيت بالخطر الذي حذرتني منه سابقا. |
- Ben onu içerken, sen markete gittin ve ben de çocuklara baktım. | Open Subtitles | أنتِ ذهبتِ إلى المتجر وأنا اعتنيت بأطفالكِ |
Bak, anneme de ben baktım ve ona da ben bakabilirim. | Open Subtitles | , إلى أن تمر المرحلة العصيبة يمكنني الاعتناء بها , أنظري، أنا اعتنيت بأمي و يمكنني الاعتناء بها |
Onun son gecesi olması gerekiyordu. Onun icabına baktın. | Open Subtitles | كان من المفترض أن تكون ليلته الأخيرة و أنت اعتنيت به |
Yakıtı aldı, bekliyor. Probleminin çaresine baktın mı? | Open Subtitles | مزودة بالوقود وجاهزة هل اعتنيت بالمشكلة؟ |
Sen şöhretli arkadaşlarınla eğlenmek için, New York'a gidip kayıplara karıştıktan sonra ona göz kulak olan bendim. | Open Subtitles | انا اعتنيت بي امي منذ اختفائك وذَهبَت إلى نيويورك. .. |
Halletmen gereken şeyi hallettin mi? | Open Subtitles | هل اعتنيت بما كان عليك الإعتناء به ؟ |
Satma değil. Sanırım demek istediğin 'ilgilendin'! | Open Subtitles | لم أشترى ، أعتقد بأنك تعنين اعتنيت بك |
Herkez bana baktığını söylüyor ben... ikonken*. | Open Subtitles | الجميع يقوقلون انك اعتنيت بي عندما كنت ،،، رائع |
Hastaneye gitmen gerekmiyor. Ben her şeyi hallettim. | Open Subtitles | ليس عليك الذهاب إلى المستشفى لقد اعتنيت بكلّ شيء |
"Bu kadar uzun yaşayacağımı bilsem, dişlerime daha iyi bakardım." | Open Subtitles | "لو عرفت أنني سأعيش كل هذه المدة "لكننت اعتنيت بأسناني بشكل أفضل |
Dale'e iyi bakmışsın. Harika görünüyor. | Open Subtitles | لقد اعتنيت به جيدا , انه يبدو بحالٍ رائعة |
Senin bana baktığın gibi sana da bakılacak. | Open Subtitles | سيتم الاعتناء بك كما اعتنيت أنت بي |
Her şey halledildi. | Open Subtitles | . و اعتنيت بكل الأمور |