"اعزف" - Traduction Arabe en Turc

• çal
• çalıyorum
• çalmak
• çalarım
• çalıyordum
• çalın
• çalsana
• çalmam
• Turp gibi
• çalacağım
• çalmıyorum
• çalman
• çalmamı
• çalayım
• çalardım

Otur ve tekrar çal. Son dört ölçüyü tekrar çal.
اجلس واعزفها مرة اخرى اعزف المقاطع الاربع الاخيرة مرة اخرى

Aksi taktirde bugün zamanımı boşa harcamış olurum. Devam et, çal.
و‫إلا فإنني أكون قد اضعت وقتي اليوم ‫انطلق ، اعزف عليه

Daha neşeli bir şey çal. Beyler, hanımefendiler, Dikkat lütfen.
اعزف لنا شيئا بهيج أيها السيدات والسادة أرجوا الإنتباه

Ve bu kahve evi. Burada çalıyorum.
وتلك هى الكافيتريا التى اعزف فيها الموسيقى

Eğer ilk dinleyicileri olmayı isterseniz, sizlere çalmak istiyorum.
واريد ان اعزف لكم يا اصدقاء وسوف تكونون اول من يسمع هذه الاغنية

Bir polis ölür ve ben müzik çalarım.
شرطي يموت ويكون علي ان اعزف لاجله لحناً ما

Geçen hafta ona piyano çalıyordum. Hoşuna da gitti.
كنت اعزف البيانو الاسبوع الماضي للكلب واعجبه ذلك

Ama alçak sesle çal, çünkü Domuz Pengrove her kitabın içinde olduğu sihirli cildini okumak istiyor.
ولكن اعزف بــ هدوء لكي يقرأ خنزير بينجروف بصوت عال من مجلده السحري الذي يحمل جميع الكتب التي كتبت على الإطلاق

Müziğinle ruhuma ilham ver. Sevebileceğim birşeyler çal.
الهم بروجى بموسيقاك اعزف لى شئ تظن انه سيعجبنى

Düzgün çal! Kahvaltı etmem lâzım.
كلا,اعزف موسيقى اجمل علي الحصول على الفطور

Son dört ölçüyü tekrar çal, doğru çal yoksa yemin ederim, karının kafatası parçalarını beşinci loca koltuğunda bulursun.
اعزف المقطوعات الاربعة الاخيرة , لكن اعزفهم بشكل صحيح والا اقسم انك ستجد اجزاءا من زوجتك في صندوق

Sen benim için bir şey çal, sonra da ben çalarım.
اعزف شيئاً لي. بغدها سوف اعزف شيئااً لك.

Yani el muamelesi çekerken olduğundan daha hızlı çal lütfen.
اعزف إذاً، بأسرع ما يمكنك، هلا فعلت من فضلك؟

Piyanocu. Başka bir şey çal. Bundan daha eğlenceli cenazelere katıldım.
يا عازف البيانو، اعزف لحنًا آخر، لكن أبهَج مما يعزف في جنازة.

Muhtemelen bana çekmiştir, ben de armonika çalıyorum. Şu hapishanelerde çaldıklarından. Evet.
اخذت الموهبة مني انا اعزف الهامونيكا نعم كالمساجين من الصعب اخفاء بيانو هناك

Svaş sırasında oturup "I'll Never Smile Again" çalmak pek hoşuma gitmedi.
لم أكن احبذ أن اقضي فترة الحرب و أنا اعزف البيانو

Ama benden bildiğim en iyi parçayı çalmamı isteseniz gene Rachmaninoff'u çalarım.
ولو طلبت مني ان اعزف اي مقطوعة سأعزف نفس المعزوفة التي عزفتها في صغري

Hatırlarsanız, küçükken Rachmaninoff'un 2. konçertosunu çalıyordum ve herkes benim potansiyelimden bahsediyordu.
اتذكر عندما كنت فتاة صغيرة , كنت اعزف مقطوعات رائعة والجميع يتحدث عن امكانياتي ؟

Onu takip edin, ona çalın.
اعمل معروفاً, اعزف لها, اذهب نعم, غن لها

Şu çılgın müziği çalsana, beyaz çocuk. - Evet, haydi.
اعزف تلك الموسيقى الغريبة، أيها الولد أبيض.

Bilmiyorum, Lizzy birden uyandım ve tekrar çalmam gerektiğini hissettim.
انا لا أعرف, ليزى,انها مثل مجرد انى إستيقظت و أريد ان اعزف مرة اخرى

#Turp gibi sağlıklı ve hazırım aşka bir sıçrasam sanki ulaşırım aya #
اعزف على الكمان وجاهز للحب. يمكنني القفز للقمر وللسقف.

O zaman ya çalacağım ya da söylediğin gibi beni incitecek misin?
أوه ، لذلك أنا يجب ان اعزف أو أنت ستؤذيني كما قلت؟

Hayır, afedersiniz. Aslında ben çalmıyorum. Babamın 50. yaş günü için istiyorum.
لا , انا آسف انا لا اعزف انه لعيد ميلاد ابي الخمسين

Peki bir şeyler çalman gerek.
حسنًا، اعزف شيئًا ما.

Aynen. Yoksa neden gitar çalayım ki?
تماما , والا لماذا اعزف عليه ؟

Genç bir adamken ben de çalardım.
أنا كنت متعود علي ان اعزف قليلا لنفسي عندما كُنْتُ شابّ.