Sekreter olarak çalışıyordum, kulağa nasıl geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | كنت اعمل كـ سكرتيره ولكني اعلم كيف يبدو هذا |
kulağa nasıl geldiğini biliyorum ama doğru. | Open Subtitles | أقصد, اعلم كيف يبدو ذلك, لكنها الحقيقة. |
Bunun kulağa nasıl geldiğini biliyorum ama gevşemeye ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | اعلم كيف يبدو المر احتجت لتفريغ. |
- Ben yoğum. Hayır, nasıl göründüğünü biliyorum. Sadece dinle onu. | Open Subtitles | لا ، اعلم كيف يبدو هذا لكن فقط استمعي له |
- nasıl göründüğünü biliyorum. | Open Subtitles | انا اعلم كيف يبدو ذلك لا انت لا تعلم |
Cassie, bunun kulağa nasıl geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | كاسي , اعلم كيف يبدو الامر |
Bunun kulağa nasıl geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | انظر, اعلم كيف يبدو ذلك. |
Bunun kulağa nasıl geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | اعلم كيف يبدو هذا |
- kulağa nasıl geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | - لا لا انا اعلم كيف يبدو لك الأمر - .. |
kulağa nasıl geldiğini biliyorum ama burada zor bir durumdayım Teddy. | Open Subtitles | انا اعلم كيف يبدو ذلك لكن انا في موقف صعب هنا يا (تيدي) |
Bak, nasıl göründüğünü biliyorum. | Open Subtitles | اعلم كيف يبدو الأمر. |
Ben bu nasıl göründüğünü biliyorum. | Open Subtitles | انا اعلم كيف يبدو ذلك. |
- nasıl göründüğünü biliyorum. | Open Subtitles | - لا انا اعلم كيف يبدو لك الامر. |