tepedeki yüksek kayalardan atladı... ama işe yaramadı. | Open Subtitles | رمت نفسها من اعلى التل ولكن لم ينجح الأمر |
tepedeki manastırı biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرفون الدير الموجود اعلى التل ؟ |
Muz, papaya, mango guava, çarkıfelek meyvesi hindistancevizi, tepedeki o, yıldız şeklindeki meyvelerden. | Open Subtitles | موز،ببايا،مانجا جوافة،فواكه... جوز هند،بعض من هذه الفواكه الغريبة الى في اعلى التل |
Sabah hep birlikte tepeye çıkacağız. Bakalım orada telefon çekiyor mu? | Open Subtitles | بالغد , نصعد الى اعلى التل لنحاول الحصول على اشارة |
- tepeye çıkmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | انت تريد ان تصعد اعلى التل ؟ |
Kayakları ve botları tepenin üzerinde giydikten sonra, cinayet için hazırdın. | Open Subtitles | لقد استعدت الزلاجات و الحذاء من تحت النافذة وارتديتهم فى اعلى التل, وأصبحت جاهزا لعملية القتل . |
Yani, her tepeden geçişimde diğer lanet olası... tepenin üzerinde oluyorlardı. | Open Subtitles | اعني, كلما ذهبت عبر التل, هم كانوا فقط اعلى التل الآخر اللعين! إذاً انت حتّى لم تصل إلى الطريق؟ |
Herkes aletini başarısız oldu sanarken o bir anda tepenin ardından çıkıp gelecek. | Open Subtitles | فجأة، سيأتي من اعلى التل |
Aletim tepenin ardından mı gelecek? | Open Subtitles | قضيبي سيأتي من اعلى التل ؟ |
- tepedeki şatoda yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش فى القلعه اعلى التل |
- Evet, tepeye çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | نعم, اريد ان اصعد اعلى التل |
- Şu tepeye çıkalım. | Open Subtitles | - لنذهب الى اعلى التل . |