"اقتحمت" - Traduction Arabe en Turc

    • girdin
        
    • girip
        
    • girdim
        
    • girdi
        
    • girdiğini
        
    • girmiş
        
    • bastı
        
    • girdiniz
        
    • girdiğimi
        
    • girdiğinde
        
    • girdiğimde
        
    • dalmıştım
        
    Orada ne yapıyorsun? Eve çişini yapmak için mi girdin? Hayır. Open Subtitles ماذا تفعل هناك هل اقتحمت منزلى لتتبول فقط لا فى الحقيقه
    Bara zorla girdin. Paranı almak istiyordun. Open Subtitles أنت اقتحمت البار، كنت تريد الحصول على نقودك
    Bu insanlara verdiğin onca sözlere rağmen Meisner'in dükkanına zorla girip bu silahı çaldın. Open Subtitles بالرغم من وعودك لكل هؤلاء الناس .. مع ذلك اقتحمت متجر خردوات ميزنر وسرقت هذا المسدس
    Yetmiş yediden sonra, New Yorker'a girdim ve karikatür satmaya başladım. TED حسنًا، بعد عام 1977، اقتحمت مجلة نيويوركير وبدأت بيع أعمالي لها.
    Polisler içeri girdi ve bizi sahneden indirdiler. Open Subtitles اقتحمت الشرطة المكان وقبضوا علينا جميعاُ
    Yargıç bana bu bilgiye nasıl ulaştığımı sorduğunda onun arabasına girdiğini mi söyleyeyim? Open Subtitles حين تسأل القاضية كيف حصلت على المعلومة، هل علي إخبارهم أنّك اقتحمت سيارتها؟
    Eve zorla girmiş. Burada onun için bekliyormuş. Open Subtitles هذه المرأة اقتحمت المكان, وكانت بانتظاره.
    Ofisine sen girdin. Yatında saldırmayı sen seçtin. Open Subtitles أنت اقتحمت المكتب، واخترت اليخت لتنفيذ الضربة.
    Dolayısıyla, sinyali yükseltmek için gizlice o tesise girdin. Open Subtitles لذا اقتحمت تلكَ المؤسسة الفضائيّة لتعزز من إشارتكَ.
    - Bugün de şu anda yalnızca tanık olan bir adamın evine izinsiz girdin. Open Subtitles اليوم، اقتحمت منزل رجل رجل لا يعدو كونه شاهداً في الوقت الحاضر
    Evine girip eşyasını çaldım... ki bu ağır bir suç... Open Subtitles ثم اقتحمت شقته وسرقت من ممتلكاته وهذه جريمة ثم تم القبض على
    Evime girip klozetimi köpek pisliğiyle doldurdu. Open Subtitles لقد اقتحمت مسـكني ثم دخلت على خزانة الملابس وملأتها بفضلات الكلاب
    Evime zorla girip, başıma silah dayadın. Open Subtitles , أنت اقتحمت منزلي و تصوب مسدساً إلى رأسي
    Doktorla konuştuktan sonra, bu sabah gizlice evine girdim. Open Subtitles وبعد أن تحدثت مع الطبيب هذا الصباح اقتحمت شقتها
    Langley'nin gizli arşivlerine girdim. Open Subtitles لقد اقتحمت أرشيف الملفات السريه فى لانجلى
    Ama sonunda bir gece, bir kadın zorla evimize girdi. Open Subtitles لكن بعدها في هذه اليلة امرأة اقتحمت منزلنا
    Feodor aralarındaki bu ilişkiyi bitirdiği zaman, doğruca onun evine gitti, içeri girdi ve karısını öldürdü. Open Subtitles بعد ان انهى الرجل العلاقة ايما كانت هائجة جدا حيث انها اقتحمت منزله وقتلت زوجته
    Yargıç bana bu bilgiye nasıl ulaştığımı sorduğunda onun arabasına girdiğini mi söyleyeyim? Open Subtitles حين تسأل القاضية كيف حصلت على المعلومة، هل علي إخبارهم أنّك اقتحمت سيارتها؟
    Üç gece önce biri Alhambra'daki bir odaya girmiş. Open Subtitles ثلاث ليالي شخص ما مضى اقتحمت غرفة في قصر الحمراء
    Polis, toplantımızı bastı. Son anda kaçtık. Open Subtitles اقتحمت الشرطة اجتماعنا وهربنا في آخر لحظة.
    - Affedin efendim ama siz de benim zihnime dalıp girdiniz. Open Subtitles مع كامل احترامي سيّدي، فلقد اقتحمت عقلي.
    Çünkü ben ofisine girdiğimi, kanıtları bulduğumu ve kazara kapıyı açık unuttuğumu ve kim olduğu bilinmeyen biri tarafından dayak yediğini sanıyordum. Open Subtitles أعتقد بأنني اقتحمت مكتبه ووجدت الادلة ثم تركت بابه مفتوحاً من دون قصد بعد ذلك اعتدى عليه شخصا ما و قام بضربه
    "Dört Rus tankı meydana girdiğinde işçi liderleri arasından bir grev komitesi seçmeye çalışıyorlardı. Open Subtitles كانوا يحاولون انتخاب لجنة إضرابية من زعامات العمال وحينها اقتحمت أربع دبابات روسية الميدان جنبًا إلى جنب
    Bu laboratuara girdiğimde hepinizi camdan kabinlerde yatarken gördüm ve bilgisayar sistemlerine girip sizi uyarmak için kendi görüntümü oluşturdum. Open Subtitles عندما اقتحمت مختبر الجنون ورأيتكم نائمين في أنابيب زجاجيّة اخترقت الحاسوب وأنشأت صورة رمزية عن نفسي لكي أحذّركم
    Evet, bir kere Princeton mezunu birinin evine dalmıştım, adam evliye benziyordu. Open Subtitles ذات مرة اقتحمت منزل شاب خريج جامعة (برينستون) وكان متزوجاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus