Ama sırf temiz olmaktan daha önemli şeyler de var. | Open Subtitles | لكن هناك امور كثيرة اكثر اهمية من كونك فقط نظيفا |
Bu tüm anti-virüs programları ve güvenlik duvarlarını çalıştırmaktan daha önemli. | TED | ذلك اكثر اهمية من تشغيل مضادات الفيروسات او جدران الحماية |
Tuhaf ama bazen bazı şeyler, sizin önemli olduğunu düşündüğünüz şeylerden daha önemli hale gelebiliyor. | Open Subtitles | ذلك غريب، ولكن احيانا تجد اشياء تكون اكثر اهمية بالنسبة لك من الأشياء التي تعتقد بأنها مهمة أتعلم ما اقصد؟ |
İnsanlar Serbest Yazılımın gelişmesinden yararlanıyorlar... diğer taraftan, Özgürlük toplum kazanmak için daha önemli. | Open Subtitles | الناس ستجني الارباح من تطوير برامج مجانية ومن جهة اخرى حرية ايجاد مجتمع اكثر اهمية |
Ama sana çok daha önemli bir şey verdiğimi düşünmüştüm. | Open Subtitles | ولكنى كنت اظن انى اعطيك شيئاً اكثر اهمية |
Kısaca aşkı harika yapmak için ondan daha önemli şeylere ihtiyacınız olacak. | Open Subtitles | بإختصار لجعل الحب أفضل سوف تحتاج لشئ اكثر اهمية |
Yapacağın hiçbir şey bundan daha önemli olamaz. | Open Subtitles | مهما ان كان ستقوم بفعله , لن يكون اكثر اهمية من هذا |
Hayatta mantıklı olmaktan daha önemli şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك اشياء اكثر اهمية في الحياة من مجرد التصرف بعقلانية |
Ve, bu duruma dayanarak, bir bileşen tüm diğerlerinden daha önemli. | Open Subtitles | تعتمد على الحالة واحد من التجارب اكثر اهمية من الاخر |
Ben hayatta daha önemli bir şeyler yapmak istiyorum, babam gibi. | Open Subtitles | انا فقط اريد ان اعمل شيئا اكثر اهمية في حياتي مثل ابي |
Şekilden şekle gireceğine daha önemli birisi olmaya çalışmalısın. | Open Subtitles | ربما بدل من كل هذا الزعل تحاول ان تعمل لتكون اكثر اهمية |
Onun iyi bir aile babası olmadığında hem fikiriz ama onun için ailesinden daha önemli bir şey olmadığını da biliyoruz. | Open Subtitles | لم نكن نعتقد ابداً إنه رب عائلة عظيم لكننا نعلم إن لا شيء اكثر اهمية من العائلة بالنسبة إليه |
Benim hakkımda olmayan hikâyeler bile yazmışlar ama şimdi daha önemli konulara gelelim. | Open Subtitles | بعض القصص لاتتعلق بي بل تتعلق بمواضيع اكثر اهمية |
Santralimizde, müşterilerimizin ve tedarikçilerimizin mutluluğundan sorumlu muhasebeciden daha önemli bir pozisyon yok. | Open Subtitles | والآن،هنا فى المصنع،ليس ثمة منصب اكثر اهمية من رجل الحسابات خاصتنا،المسؤول عن جعل عملائنا وممولينا مسرورين. |
Bence hangi Kate'in gerçek olduğu sorusundan çok bir dünyada gördüğünüz Kate'in neden diğerinde farklı olduğu sorusu daha önemli. | Open Subtitles | اعتقد ان ما هو اكثر اهمية بهذا السؤال عن ما اذا كانت كايت حقيقة انك لماذا تراها بشكل ما فى عالم |
Bijolojik olan senin olan bir şey yaratmak senin için daha önemli. | Open Subtitles | انه اكثر اهمية لك ان تخلق شيئاً بشكل بيولوجي تقدر ان تتعرف عليه |
Açıkçası Kore literatüründe İngilizce ve matematik daha önemli! | Open Subtitles | الادب الكوري، اللغة الانجليزية و الرياضيات اكثر اهمية |
Sayın Başkan, şu anda nezleden daha önemli bir durum var. | Open Subtitles | سيدي الرئيس هناك شيء اكثر اهمية من العطاس بالوقت الحالي |
Hayır, haklısın. Kapıyı çalmak insanların hayatlarından daha önemli. | Open Subtitles | لا ، انت حلى حق ، ممارسة الجنس اكثر اهمية من انقاذ الارواح |
Şu an için Amiral'in güvenliği daha önemli. | Open Subtitles | فى هذه اللحظة سلامة القائد البحرى هى اكثر اهمية |
İkincisi ve en önemlisi, Türkiye, bir demokrasiye bahsettiğimiz tüm ülkelerden daha erken dönüştü. | TED | ويضاف الى ذلك .. امرٌ اكثر اهمية ان تركيا تحولت الى دولة ديموقراطية قبل العديد من الدول التي نتحدث عنها |