Nadasa bırakarak daha sağlıklı bir geleceğin tohumlarını ekmiş ve sevdiklerimle tekrar biraraya gelmiştim. | TED | وبالمضي قدماً زرعت بذوراً لمستقبل اكثر صحة واشراقاً وكنت قد توحدت مع من احب |
Hastane masraflarını ödedim ve buradan kazadan önceki halinden daha sağlıklı bir şekilde ayrılacaksın. | Open Subtitles | لقد دفعت تكاليف المشفى وسأتاكد انك ستخرجين من هذا المشفى اكثر صحة مما كنت عليه قبلا |
12. kurbandan sonra yöntemini değiştirip daha sağlıklı ve güçlü kurbanlar seçiyor. | Open Subtitles | ضحايا اقوى و اكثر صحة حتى الرقم 12 |
Doktor, bizden daha sağlıklı olduklarını söyledi. | Open Subtitles | الطبيب قال انهما اكثر صحة من الاثنين |
Deniz hayvanlarını yemenin, kara hayvanlarını yemekten daha sağlıklı olduğunu düşünenler, denizlere dökülen telafi edilemez atıkları ve zehirli tortuları hatırlamalılar. | Open Subtitles | وبالنسبة لأولئك الذين يعتقدون أن تناول المأكولات البحرية هو "اكثر صحة" من الحيوانات البرية، فقط تذكر كم النفايات الملوثة لا يمكن تعويضها والرواسب التي يتم ضخها في محيطاتنا. |
Hangisinin daha sağlıklı olduğunu anlamaya çalışacak. | Open Subtitles | ليرى أي منهم اكثر صحة إجمالاً |
(Kahkahalar) Ve beni daha sağlıklı bir insan yaptı. | TED | (ضحك) وقد ساعد ذلك في ان اصبح اكثر صحة |
Ve tabii, bence, bu gene bu duvara-bok-sıvama eczacılığının bir başka örneği: bazı gübreleri fazla verirseniz bitki daha sağlıklı olur diye belirleyebilirsiniz. | TED | مرة أخرى ، هذا مشابهه لفكرتي السابقة عن أدوية (القمامة-ضد-الجدار) هناك انواع معينة من الاسمدة التي التي تجعل النبات اكثر صحة ولهذا يضعون كميات اكبر |