"اكره أن" - Traduction Arabe en Turc

• istemezdim
• hiç hoşuma gitmiyor
• olmaktan nefret

-Sizi bilmem ama, şu anda o kasa olmak istemezdim.
لا اعرف عنكم لكني متأكد بأني اكره أن اكون تلك الخزنة الآن

Saygısızsınız, zorbalık ediyorsunuz cinsiyet ayrımı yapıyor ve söylemekten istemezdim ama kadın düşmanısınız.
أنتم قليلوا الإحترام مخيفون و اكره أن أقول , كارهون للنساء

Böyle söylemek istemezdim, ama galiba sizi çok erken tanıştırdım.
حسناً، اكره أن أقول هذا، لكني ربما تسرعتُ قليلاً في تقديمكم لبعضكم البعض.

İşi birden böyle bırakmak hiç hoşuma gitmiyor ama ne de olsa işin yok.
اكره أن اترككِ هكذا, دون رعاية لطفلك, ولكن, ليس لديكِ عمل

Kötümser olmaktan nefret ediyorum.
أعني , اكره أن أكون سلبياً كُلياً هنا

Şehrin yanlış tarafında büyüseydim, neler olacağını bilmek istemezdim.
كنت اكره أن أرى ما سيحدث اذا استسلمت للجانب المظلم للمدينة ، كما تعلم ؟

Ahbap, o testi olmak istemezdim doğrusu.
اوه يارجل.. اكره أن أمر بذلك الاختبار

Seni bu duruma sokmak istemezdim.
أنا اكره أن أضعك في هذا الموقف

Seni böyle bırakmak istemezdim ama...
اكره أن أحبك اوليفيا

Size bunu söyleyen ben olmak istemezdim.
اكره أن أخبرك بهذا

Bunu benden duymanı istemezdim.
اكره أن أنقل الخبر إليكِ

Bay Manning, sizi rahatsız etmek hiç hoşuma gitmiyor.
سيد مانينغ , اكره أن ازعجك

Aku olmaktan nefret ediyorum.
اكره أن اكون آكو

Hiçbir şey planlamamış olmaktan nefret ediyorum; ama ilk olarak Ben hapishane fakiri.
حسناً ,انا اكره أن لا اخطط لشئ ,ولكن في البداية بين) مسكين السجن ,الذي يمطر عليك بالهدايا)