"الآخرِ" - Traduction Arabe en Turc

    • diğer
        
    • öbür
        
    • öteki
        
    • diğeri
        
    Işıkları sönüktü,ve geceleyin baktığınızda diğer tarafta neler olduğunu görebildiğinizi mahkemede kanıtladılar. Open Subtitles المصابيح كانت مطفأة وقد أثبتوا ذلك في المحكمة في الليل أنه يمكنك أن تنظر خلال النوافذ وترى ما يحدث على الجانب الآخرِ.
    Pekâlâ sevgilim, diğer yerden vazgeçeriz o zaman. Open Subtitles حسناً عزيزتي نَخْلص من الإيجارِ الآخرِ اوكي
    diğer yanda ise, ...gölgeler içinde bir park vardı. Open Subtitles وعلى الجانب الآخرِ كان هناك حديقة ظليلة.
    Şef adanın öbür yanında oturuyor. Open Subtitles الريسُ ساكن على الجانبِ الآخرِ من الجزيرةِ.
    Tatlım, bu harika ama Sarah Lawrence ülkenin öteki ucunda değil mi? Open Subtitles حبيبتي , ذلك عظيمُ، لكن ألَيستْ ساره لورنس على الجانبِ الآخرِ للبلدِ؟
    Güzel,Biz onu şarap diğer şarap kahyası olarak kullanabiliriz. Open Subtitles حَسناً، نحن يُمْكِنُ أَنْ نَستعملَ مضيّف النبيذِ الآخرِ.
    Herkes fotoğrafta olmak istiyor, masanın diğer tarafına git. Open Subtitles حسناً. حاجة كُلّ شخصِ لِكي يَكُونَ في الصورةِ، إذهبْ إلى الجانبِ الآخرِ المنضدةِ.
    İnan bana, diğer işinde çok daha iyi. Open Subtitles إعتقدْني، هو كثيرُ حَسّنْ أوضاع في شغلِه الآخرِ.
    Çünkü biz kazanıyorduk, o diğer takımı tutuyordu. Open Subtitles لأنه كان بالنادي الآخرِ و كنا رابحين. لذا بدج هاوارد الذي كَانَ يَمْسكُ لنا
    diğer taraftaki geçit görülüyor. Open Subtitles يُمْكِنُك أَنْ تَرى بوضوح الباب على الجانبِ الآخرِ
    Kafamın diğer tarafında bir şeyler hissediyorum hâlâ. Open Subtitles عِنْدي ما زِلتُ أَحْصلُ على بعضه الشعور على الجانبِ الآخرِ لرأسي.
    Bak galaksinizin diğer ucunda evim var. Open Subtitles إنظرْ على الجانبِ الآخرِ مجرتِكَ. ذلك البيتُ
    Farkındayım. Normalde diğer hattan dinlerdim ama bu önemli. Open Subtitles أُدركُ ذلك وعادة ما أَستمعُ على الخَطِّ الآخرِ
    Aracı diğer tarafta kapatmak çok basit olacaktır. Open Subtitles سيكون أمراً بسيطاً تَعطيل الطائرة بدون طيّارِ مِنْ الجانبِ الآخرِ.
    Yani şehrin yarısı genetik olarak diğer yarıya yalan söyleme eğilimli. Open Subtitles الذي يَعْني نِصْف المدينةِ جينياً مستعد للكَذِب إلى النصف الآخرِ.
    Barry Egan diğer hatta. Yetkili biriyle konuşmak istiyor. Open Subtitles باري إجان على الخط الآخرِ يريد التحدث مع المدير
    Piper sanırım diğer mutfağı daha çok beğeniyordum. Open Subtitles الزمّار، أعتقد أَحْبُّ مراهن المطبخِ الآخرِ.
    Ben bu taraftan kürek çekiyorum, sen öbür taraftan çek. Open Subtitles حَصلتُ على هذا الجانبِ جْدفُ أنت على الجانبِ الآخرِ
    öbür taraftan bize ne hikayeler getirecek kim bilir? Open Subtitles ما هو تاريخ جَلْبه إلينا مِنْ الجانبِ الآخرِ
    Şafakta öteki tarafta yakalarız. Open Subtitles سوف نعمل لها كمين على الجانبِ الآخرِ عند الشروق
    Aynı şeyi öteki tarafta yapın. Hemen dönerim. Open Subtitles استمرُّوا على الجانبِ الآخرِ سأعود بعد قليل
    Ama diğeri daha fazla, daha ilginç olacaktır. Open Subtitles لكن هذا الآخرِ مثير للإِهْتِمام أكثر بكثير

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus