"الأتجاه" - Traduction Arabe en Turc

    • yöne
        
    • tarafa
        
    • tarafta
        
    • taraftan
        
    • yön
        
    • yönde
        
    • yoldan
        
    • Buradan
        
    • yönü
        
    Başka yöne bakıyor olman, olayı görmediğim anlamına gelmez. Open Subtitles فقط لأنك كنت تنظرين الى الأتجاه الآخر, ليس معناه اننى لم ارى شيئا
    Şimdi, sen ve ben, tam ters yöne doğru kazabiliriz. Open Subtitles الآنبالطبع, نحنالإثنان, من الممكن أن نحفر فى الأتجاه المعاكس
    Rica ederim, bu tarafa bir partner dilenmek için geldiğimi sanmayın. Open Subtitles أرجو ألاتظن أننى جئت بهذا الأتجاه لأبحث عن شريك
    Bence uyuşturucu işiyle ilgileniyorsun. Sadece para yanlış tarafa akıyor. Open Subtitles أعتقد أنك تعمل في المخدرات فقط المال ذهب في الأتجاه الخاطئ
    Halka açık asansörler bu tarafta. Tarifemden altı dakika sarktı. Open Subtitles المصعد العام من هذا الأتجاه, لقد تأخرت على جدول الأعمال 6 دقائق.
    İçimden, "Diğer taraftan düğmeleniyor ama kimin umrunda?" diye geçirdim. Open Subtitles وكنت أفكر أن أزراره تغلق فى الأتجاه المعاكس، لكن من يهتم لهذه الأمور؟
    Hayır, kamera oradayken yön yanlış. Open Subtitles كلا. أذا وضعت الكميرا هناك ستكون في الأتجاه الخاطئ
    Döndüğümde yeni gelen malların etiketlerinin aynı yönde dizilmiş olduğunu görmek istiyorum. Open Subtitles عندما أعود, أريد جميع الأسهم الجميله على الأرفف في الواجهه بنفس الأتجاه
    Ama biz bu yoldan gitmeyeceğiz. Biz etrafından dolanacağız. Open Subtitles .ولكننا لن نذهب بهذا الأتجاه . سنلتف من حوله
    Çiçekten özsu alma ihtiyaçları öylesine güçlüdür ki çiftleştiği erkeğinin ters yöne uçma gayretlerine rağmen dişi güve bu işleme devam edecektir. Open Subtitles أحتياجها للأستمرار بالشرب ملحة جدا لدرجة أن الأنثى تستمر بالقيام بذلك حتى عندما يحاول الذكر الذي تتزاوج معه الطيران في الأتجاه المعاكس
    Birkaç teslimat kamyonu hariç diğer yöne kimse gitmez. Open Subtitles ماعدا أننى ربما أحتاج بعض الأشياء لا أحد يذهب فى هذا الأتجاه
    Ben diğer yöne gidiyorum. Seninle yürüyebilirdim. Open Subtitles وأنا ذاهب الي الأتجاه المعاكس كنت أود أن أسير معك
    Tamam,şu tarafa git Cep telefonunu açık tut. Open Subtitles أذهبي بهذا الأتجاه , و أبقي هاتفك المحمول مفتوح
    Hey, bu tarafa gelin! Open Subtitles نعم.. لا، أنت ستذهب من هذا الأتجاه من هذا الأتجاه
    Onlar o tarafa gitti, biz bu tarafa gidiyoruz. Open Subtitles أنهم يسيرون في هذا الأتجاه ونحن بهذا الاتجاه
    Nasıl bir yer burası! Empire State Building bu tarafta sanıyordum ama bu taraftaymış. Open Subtitles يالحالتى المرتبكة ، ظننت أن الأمباير ستين من هذا الأتجاه ولكنها من ذلك الأتجاه
    - Şu tarafta. Mutlaka görürsünüz. - yerini biliyorum. Open Subtitles إنه أمامك من هذا الأتجاه ، لايمكنك تفويته إني أعرف أين هو
    Okyanus bu tarafta, dağlar da orada... Open Subtitles والمكسيك من هذا الأتجاه وكندا بذلك الأتجاه
    Çocuk kızın bu taraftan yayan geldiğini söylüyor. Open Subtitles الشاب قال ان الفتاه أتيت من هذا الأتجاه على قدميها
    Bu taraftan gideceğiz! Bu bir çıkmazdır! Open Subtitles لا يمكننا الذهاب في هذا الأتجاه إنه طريق مسدود
    Irak ekonomisine yön vermek için koalisyonun geniş bir yetkisi olduğuna inanıyoruz. Open Subtitles ننظر بعين الأعتبار إلى ما للتحالف من سلطات واسعة لتحديد الأتجاه الجديد للأقتصاد العراقى
    Öyleyse, dediğiniz gibi başında şapkayla ön kapıdan girdiğini şu yönde kütüphaneye geçtiğini ve... Open Subtitles اذن, فقد كانت ترتدى قبعتها, ودخلت من الباب الأمامى, وأخذت طريقها الى المكتبة فى هذا الأتجاه
    Düz yoldan gitmek ölümcül tehlike midir? Open Subtitles وإذا ذهبت فى الأتجاه المستقيم يكون خطأ مميت؟
    Ayrıca Buradan çıkıp gittiğin zaman apartmanındaki insanların o tarafa nasıl gittiğini konuşmasını istemiyorsun. Open Subtitles وانا اعرف ايضاً عندما تخرجين من هنا لا تريدين من الناس في الشوارع ان يتحدثوا عن كيف ذهبتِ بهذا الأتجاه
    Bir şey biliyorsam, doğru yönü seçerim zaten. Open Subtitles أن كنتُ أساوي شيئاً فسأختار الأتجاه الصحيح

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus