elbise ve mücheverlerimi seçmeme yardım edip uyumadan önce saçlarımı tarayacaksın. | Open Subtitles | ستساعدينني على اختيار الأثواب والجواهر وعلى تسريح شعري قبل أن أنام |
Birkaç elbise. Birini seçemedim o yüzden hepsini aldım. | Open Subtitles | بعض الأثواب لم أستطع الاختيار، لذا أحضرت ثلاثتهم |
Yani, elbise giyen çok kız görmüyorum. | Open Subtitles | أعني، أنا لا أرى الكثير من الفتيات يلبسن الأثواب. |
Sana söylüyorum, bütün iyi elbiseler çoktan alınmış. | Open Subtitles | صدقيني، لقد أخذوا كل الأثواب الجميلة |
Yani, mobilyalar, tablolar, özel tasarım elbiseler. | Open Subtitles | أنا أعني، الأثاث الصور، الأثواب |
Güzel elbiseleri, mücevherleri ve köleleri düşün. | Open Subtitles | الأثواب الجميلة و المجوهرات و العبيد الذين ستمتلكين |
Diğer elbiseleri hemen buraya getirmelisin. | Open Subtitles | عليك إحضار الأثواب الأخرى الآن |
Galiba deneyecek bir kaç elbise buldum. | Open Subtitles | أظن انني وجدت بعض الأثواب لتجريبها |
- Tamam. Gidip biraz elbise deneyelim. | Open Subtitles | حسناً ، دعينا ندخل ونجرب بعض الأثواب |
elbise fabrikasının nakliye asansöründe. | Open Subtitles | - في مِصعَد البَضائِع في مَصنَع الأثواب |
Birkaç elbise daha getireceğim. | Open Subtitles | سأحضر المزيد من الأثواب |
öyleyse elbise teslim edildi, | Open Subtitles | يجب أن توصلوا الأثواب |
Bunun nedeni senin sadece Rihanna'nın dansçılarının sahip olacağı türden elbiseler seçmen. | Open Subtitles | هذا لانكِ تريدين فقط الأثواب التي تبدو وكأنها تخص راقِصات فرقة (ريهانا |
Ve adam "Bu elbiseler tek bedenli farklı bedenleri yok. | Open Subtitles | rlm; وقال لي الرجل، هذه الأثواب بمقاس واحد rlm; |
O elbiseleri görmeye katlanamam! | Open Subtitles | لم أعد أستطيع تحمل رؤية تلك الأثواب! |
Bu elbiseleri seviyorum. | Open Subtitles | rlm; تروقني هذه الأثواب. |