Bu cihaz kalp pilini arızaya yönlendirip sonunda da yabancı liderin ölümüne neden oluyor. | TED | يتسبب هذا الجهاز في تعطيل منظم القلب مما يؤدي إلى وفاة الرئيس الأجنبي في النهاية. |
Senin yanında kalan yabancı nerede? | Open Subtitles | عندما يكون هذا الأجنبي في المكان الخاص بك من؟ |
İroniyi anlamamı sağlayan, şirketteki yabancı adam gibi. | Open Subtitles | مثل ذلك الرجل الأجنبي في العمل الذي ساعدني على فهم السخرية |
Krallıktaki yabancı varlığının eleştirilmesine rağmen | Open Subtitles | على الرغم من وجود النقد الأجنبي في المملكة |
WPR: Sanırım gözümün önünden geçen bir tanesi şöyleydi, "Twitter'ın 2020 ABD seçiminde yabancı müdahalesiyle savaşmak için planı ne?" | TED | أعتقد أني رأيت سؤالاً يمر بسرعة هنا، "ما هي خطة تويتر لمكافحة التدخل الأجنبي في انتخابات الولايات المتحدة 2020؟" |
Slav Ruslar tarafından desteklenen Sırbistan, kendisini Balkanlarda yabancı yönetimler altında yaşayan Slavlar için tek bağımsızlık umudu olarak görüyordu. | Open Subtitles | كانت صربيا المدعومة من روسيا السلافية ترى نفسها الأمل الوحيد في الاستقلال.. للأعراق السلافية التي تعيش تحت الحكم الأجنبي في منطقة البلقان |
19. yüzyılda Polonyalı vatanseverler yabancı işgâlcilere karşı ayaklandıklarında toplanma çağrıları "Bizim ve sizin hürriyetiniz adına" idi. | Open Subtitles | عندما قام الوطنييون البولانديون بالوقوف " " ضد الظلم الأجنبي في القرن 19 " كانت صيحتهم: من أجل حريّتك وحريتنا " |
19. yüzyılda Polonyalı vatanseverler yabancı işgâlcilere karşı ayaklandıklarında toplanma çağrıları "Bizim ve sizin hürriyetiniz adına" idi. | Open Subtitles | عندما قام الوطنييون البولانديون بالوقوف " " ضد الظلم الأجنبي في القرن 19 " كانت صيحتهم: من أجل حريّتك وحريتنا " |
Camden yabancı Yemekler lokantasının dağıtım elemanı olmuştum. | Open Subtitles | لذا أصبحت عامل التوصيل الجديد (لمطعم الطعام الأجنبي في (كامدن |