Bu koridorlarda beni kaç kez düşürüp dayak atıp, yüzüme tükürdüklerini sayamam. | Open Subtitles | أعني، كم مرة في هذه الأروقة تعثرت و ضُربت و بصق علي؟ |
Feryatlarının koridorlarda yankılandığını duyabiliyordum. Birinin onu durdurması için yalvarıyordu. | Open Subtitles | استطعت سماع صدى بكائه عبر الأروقة متوسّلاً أنْ يوقفها أحد |
koridorda eşyalarıyla oynamalarına izin verirdi. Tıpkı benim küçükken yaptığım gibi. | Open Subtitles | يجعلهم يلعبون في الأروقة مثلي أنا لمّا كنت طفلةً صغيرة. |
Bak, koridorda çöp kanalı var. | Open Subtitles | نعم انظري، لديهم تلك المساقط لإلقاء القمامة من الأروقة |
koridorlar kötü ışıklandırmadan dolayı loş ve karanlıktı. | TED | كانت الأروقة قاتمة ومظلمة بسبب سوء الإضاءة |
Ayrıca koridorlar boyunca gözlerimiz ve kulaklarımız gözetleme aygıtlarımız ve ayrıca her girişte metal detektörlerimiz mevcut. | Open Subtitles | لدينا كذلك عيون وآذان عبر الأروقة وأجهزة مراقبة وكذلك كاشف للمعادن على كل مدخل |
O yerlerin bazılarını çığlıklar dolduruyor, fakat çığlıklar koridorlardan yansımıyor çünkü müzik duyuyorum. | Open Subtitles | ثمة صرخات تملأ بعضاً من تلك الأماكن ولكن الأروقة لا تردد صدى ذلك الصراخ لأنني أسمع صوت موسيقى |
Lütfen koridorları boşaltın. | Open Subtitles | -رجاء أخلوا الأروقة" " |
Artık koridorlarda uçuştuklarını göremiyoruz. | Open Subtitles | لم نعد نرى الكثير منها يحلق في هذه الأروقة |
O yüzden, kim bu kutsal koridorlarda benimle son bir gezintiye çıkar? | Open Subtitles | فمن يريد الانضمام لي في نزهة أخيرة عبر هذه الأروقة المقدّسة؟ |
Çocukken bu koridorlarda koşuşturduğumu hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر أني كنت أتجول خلال هذه الأروقة عندما كنت طفلاً |
Bu koridorlarda tıp öğrencisi olarak ilk kez yaptıracağım bebek doğumu için koşuşturduğum günü hatırlıyorum. | Open Subtitles | أستطيع أن أتذكر السير في هذه الأروقة طالباً للطب.. في طريقي للمساعدة في إجراء أول عملية ولادة لي. |
koridorlarda güvenlik kameranız olduğunu fark ettim. Çalışıyorlar mı? | Open Subtitles | لاحظتُ أنّ لديكم كاميرات أمنيّة على كلّ الأروقة. |
İstemeden kulak misafiri oldum, koridorda dolaşan bir vampir avcısı varmış. | Open Subtitles | لم أقصد اختلاس السمعِ، لكنّي سمعتُ أنّ صيّادًا لمصّاصين دماء يجوب الأروقة |
Kadın elinde penisle koridorda koşturdu ve sen de onu kovaladın. | Open Subtitles | لقد طاردتها وحسب بينما كانت تركض في الأروقة مع القضيب |
Her koridorda yürürken bir gölgenin varlığını hissettiğinizde her duvarları kaplayan bozuk graffiti gördüğünüzde... | Open Subtitles | حين تمشين في الأروقة و تشعرين بوجود روح الشريرة. حين تكون الجدران ملوثة بالرسوم. |
Bu, diğerleri gözünde bir damga, bir utanç, yüz kızarıklığı oluşunuz oluyor... Bu, arkadaşlarınızın yüzündeki onaylamayan ifade oluyor, koridorda sizin zayıf olduğunuza dair fısıldamalar ve deli olduğunuza dair yorumlar halini alıyor. | TED | بل النظرات داخل الآخرين، انه الخزي، انه الحرج، انها نظرة الاعتراض على وجه صديق، انها همسات في الأروقة أنك ضعيف، انها التعليقات أنك مجنون. |
Burada ama daha sakin bir yerde olacaktır. Yan koridorlar belki. | Open Subtitles | في مكان ما هنا، لكنّه مكان هادئ، الأروقة الجانبية ربّما. |
Sanki bu koridorlar sonsuz gibi. | Open Subtitles | يبدو وكأن تلك الأروقة ليس لها نهاية |
Bu koridorlar çok dar. | Open Subtitles | هذه الأروقة ضيقة جداً |
Bu koridorlardan binlerce kez geçtim. | Open Subtitles | " لقد جُبت تلك الأروقة مراراً وتكراراً " |
Flynn, bu sadece koridorları izliyor. | Open Subtitles | فلين)، هذا كله يقود إلى الأروقة) |