"الأسطوري" - Traduction Arabe en Turc

    • mitolojik
        
    • efsanevi
        
    • Efsane
        
    • Efsanevî
        
    • Geçidi
        
    Efsaneye göre, Yunanlı mitolojik dövüşçü 1400 müsabaka boyunca hiç kaybetmemiş. Open Subtitles المقاتل اليوناني الأسطوري الذي يقال إنه لم يُهزم في 1400 مبارزة.
    "Düşüş", son kuş geri gelene kadar huzursuzluğun bitmeyeceğini söyleyen mitolojik inanışı keşfediyor. TED "السقوط" يكشف الاعتقاد الأسطوري بأنه ستكون هناك اضطرابات حتى يتم إرجاع الطائر الأخير.
    ve ben bunun sıfır rakamını bulan hintli matematikçilerden ilham alan bir mitolojik paradigma olduğuna inanıyorum. TED وأنا أومن ان هذا المثال الأسطوري هو من ألهم الرياضيين الهنود لإكتشاف الرقم صفر
    Amerika'nın efsanevi ilk ailelerinden olan Darling'lerin çiftlik evinin önünden sesleniyorum. Open Subtitles إنني أقف أمام فالهالا، المجمع الريفي الأسطوري لعائلة أمريكا الأولى الدارلينغ..
    Heyecan verici Amazon hikâyelerinin efsanevi dünyası kadınları ve erkekleri eşit yoldaşlar olarak hayal etmenin bir yolu olabilir mi? TED فهل من الممكن أن يكون عالم الأمازونيات الأسطوري المثير مجرد وسيلة لتخيل أن الرجال والنساء على أنهم رفقاء متساوين؟
    Bir şempanze, Efsane pop sanatçısı, Michael Jackson'la yaşamını anlatıyor. TED قرد شامبانزي يحكي قصة من العيش مع نجم البوب الأسطوري مايكل جاكسون
    Efsanevî kahraman. O da ejderleri avlar. Open Subtitles البطل الأسطوري هو أيضاً يصفع التنانين
    Gene dedik ki, 21. yüzyıl; kayan iklim bölgelerine, Kuzey Amerika ve Asya'da kuraklığa yatkın bölgelerin oluşumuna, buz örtülerinin erozyonuna, yükselen deniz seviyelerine ve efsanevi Kuzeybatı Geçidi'nin açılışına tanıklık edecek. TED قلنا كذلك أن القرن ال21 سيشهد تحولا للمناطق المناخية، إنشاء مناطق معرضة للجفاف في شمال أمريكا وآسيا، نآكل الصفائح الجليدية، ارتفاع منسوب مياه البحر وافتتاح الممر الشمالي الغربي الأسطوري.
    Hindistandaki mitolojik yapıyı anlayan bir öngörüsü vardı. TED كان لديه فهم بديهي للتركيب الأسطوري للهند
    Filmi yapabilmek için mitolojik bir temel bulmaya çalışıyordum. TED كنت أحاول أن أجد السبب الأسطوري لصناعة الفيلم.
    Evet sevgili günlük, Heather Chandler'ın kafasını ben kopardım ve sekizinci sınıf arkadaşımın bildiği mitolojik bir şey olan Heather Duke'ün kafasını kendi evinde ben filizlendirdim. Open Subtitles ' نعم، مفكرة غالية، قطعت رأس شماع هذر ' ورئيس دوق هذر أورق في مكانه ' يحب بعض الشيء الأسطوري
    Osiris'in Set'ten saklandığı mitolojik bir yer. Open Subtitles أنها المكن الأسطوري الذي اختفى فية أوزوريس من ست
    mitolojik bir metindir. Varlığından bile kimse emin değildi. Open Subtitles الأسطوري أنا يجب أن أقول، لكن أشاع لمدة طويلة لكي يكون في الوجود.
    Gerçek şu ki, bu ilerleme bir yongaya konulabilecek transistör sayısını tanımlayan efsanevi Moore Kanunu kadar hızlı. TED وفي الواقع، فالأمر أسرع من قانون مور الأسطوري الذي حدد عدد الترانزيستورات التي يمكن وضعها داخل رقاقة.
    Hikâyeye göre efsanevi okçu William Tell kötü bir lord tarafından zor bir işi başarmaya zorlanmış. TED تخبرنا القصة أن وليام تيل الرامي الأسطوري أُجبر على الدخول في تحدٍ قاسٍ من قبل أمير فاسد
    İnşaat fikrimizi bu efsanevi yönle uyumlu hâle nasıl getirebiliriz? TED كيف يُمكن لنا تغيير مفهومنا للبناء بشكل يُلائم الجانب الأسطوري له؟
    Belki Mucizeler Avlusu denen o efsanevi yeri duymuşsunuzdur Open Subtitles ربما سمعت عن هذا المكان الأسطوري الذي يدعي قاعة المعجزات
    İlk önce Efsane kaynağı aradılar. Kan Kristali. Open Subtitles وبدأ البحث عن المصدر الأسطوري , البُوتَقة
    Hakkında Efsane olabilecek tek şey hıyarlığı. Open Subtitles الشيء الوحيد الأسطوري في هذا الرجل هو مدى حماقته.
    Yani sen Efsanevî Brian'sın. Open Subtitles اذن أنت براين الأسطوري ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus