"الأشخاص من" - Traduction Arabe en Turc

    • insanlar
        
    • insanları önceden
        
    Büyük başarılara sahip ve yetenekli insanlar diğerlerini de yetenekli görmeye yatkındır. TED الأشخاص من ذوي المهارات والإنجازات الرفيعة يميلون للتفكير بأن الآخرين بنفس المهارات.
    Etrafımdaki insanlar bulanık birer hatıra gibiler tek yaptığım gitmelerine izin vermek. Open Subtitles و أرى الأشخاص من حولي حقا و ليس فقط ألمحهم بينما أمر.
    Hayat kurtarıcı insanlara sahibiz, dar boğazda kaldığınızda orada olmasını istediğiniz insanlar. TED لدينا أولئك الأشخاص من المنقذين الرئيسيين أشخاص تحتاج تواجدهم عندما تكون في حالة يُرثى لها
    Ekonomik spektrumun en altındaki insanlar dahi bunu sevdi. TED الأشخاص من الحد الأدنى من السلم الإقتصادي أحبوا الأمر أيضا.
    Şimdi sana bir soru sorayım bu insanları önceden gördün mü hiç? Open Subtitles لذا, دعني أسئلك... هل رأيت هؤلاء الأشخاص من قبل؟
    Bu insanları önceden gördün mü hiç? Open Subtitles هل رأيت هؤلاء الأشخاص من قبل؟
    Daha önce böyle şarlatanlara rastlamamıştım. Bunlar, nasıl insanlar? Open Subtitles أنا لم ألاحق مثل هؤلاء الأشخاص من قبل كيف يبدون ؟
    Listede kasabada iyi niyetleriyle yaşayan insanlar yazılı. Open Subtitles عليه كل أسماء الأشخاص من أصحاب النوايا الحسنة فى هذه البلدة.
    Masaya, Rodney. Bunlar sana bahsettiğim Atlantis'ten gelen insanlar. Open Subtitles هؤلاء هم الأشخاص من أتلانتيس الذين أخبرتك عنهم
    Bu insanlar, Kaliforniya Araştırma Bürosu'ndan. Open Subtitles هؤلاء الأشخاص من مكتب كاليفورنيا الفدرالي
    Bu insanlar CBI'dan. Open Subtitles هؤلاء الأشخاص من مكتب كاليفورنيا للتحقيقات و هم يرغبون بمعرفة سبب
    İnsanlar şoka girdiklerinde anılarını bastırırlar. Open Subtitles حسنٌ؟ الأشخاص من هم بالصدمة إنهم يقمعون بالذكريات
    Hayır, insanlar bana iyilik yapmam için gelirler çok sık oluyordu ama şikayetçi değilim. Open Subtitles لا ، يأتي إلىّ الأشخاص من أجل تقديم خدمات لهم وفي الكثير من الأحيان ، أكون سعيد لتلبية خدماتهم
    Öğrendim ki Dünyalı insanlar da Marslı insanlarla aynı şeyi istemişler. Open Subtitles تبين أن الأشخاص من الأرض يريدون بالضبط نفس الشيء كالأشخاص من المريخ
    Bunun nedeni kısmen bu hastalıkların erken yaşlarda birçok şekilde ortaya çıkması, en verimli yıllarda, insanlar tam eğitimlerini tamamlayıp bir işe başlayacakken, ilişki ve aile kuracakken. TED وجزئيًا بسبب أن هذه الأمراض تهاجم في مراحل مبكرة في العمر أحيانًا، وفي عدة طرق، في أوج العمر، عندما ينتهي الأشخاص من تعليمهم، وبدء حياتهم العملية وتكوين علاقات وعائلات.
    Ve sonra bütün o insanlar sınıf arkadaşları, takım arkadaşları Pete'in hayatı boyunca teşvik ettiği çalışanları, Pete'in bütün çevresi birbiriyle birleşmeye başladı ve Frate Treni takımını oluşturdu. TED وكل هؤلاء الأشخاص من أصدقاء وزملاء عمل، الذين قام بيت بالهامهم خلال حياته جميع معارف بيت بدأوا بالتعارف وشكلو فريق الأخوة
    Bu karşı çıkmaların hikâyeleri, savunmaların hikâyeleri, dirençlerin hikâyeleri, insanlara konuşmaları için ilham olanlar. Tacizlerin, ölümlerin ve yaraların hikâyeleri değil. Çünkü insanlar olarak doğamız gereği korkuyoruz. TED هي قصص المقاومة والمواجهة، قصص الصمود، التي تقوم بإلهام الأشخاص من أجل المشاركة، وليست قصص الاعتداء والقتل، لأنه كبشر، من الطبيعي أن نكون خائفين.
    Voyager'ın görüntüleme ekibindeki bazı insanlar bu şeylerin varlığından şüphe ediyorlar, bizim deli olduğumuzu ve uzay aracının değerli kaynaklarını israf ettiğimizi düşünüyorlardı. Open Subtitles المسئول عن الحلقات وأقواسها فى الواقع بعض الأشخاص من فريق التصوير كان يشــكّ تمــاماً في وجُــود مثل تلك الأشيـاء إعتقدوا بأنّنا كنّا مجانين وأننا نُهــدر مـوارد ثمينـة للمركبــة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus