çocukları hayran bırakmak için bana izin vermenize teşekkür edemedim. | Open Subtitles | لم أَستطيعُ الذهاب بدون أن أشكركِ على التحدث مع الأطفالِ |
Yerliler ayı etinin kadınlar için iyi olduğunu söyler... ..güzel çocukları olsun diye. | Open Subtitles | يَقُولُ الهنود لحمَ الدبِّ جيد للنِساءِ، تساعدْ على انجاب الأطفالِ الجيدينِ. |
Aslında, sergilerde yapmayı sevdiğim şeylerden biri de çocukların verdikleri tepkileri gözlemlemek. | TED | حقيقةً، أحبُّ جدّاً خلال فتراتِ المعارض مشاهدةَ الأطفالِ عندَ رؤيتهم لهذهِ الصور. |
Beş yaş altı çocukların ölüm oranını, 2150 yılına kadar yarıya indirebiliriz. | Open Subtitles | نحن قَدْ ننخفض بمعدلَ الوفيات لدى الأطفالِ تحت الخامسة بحلول عام 2015 |
Ama gerçeği kabul edelim: Küçüklüğümüzde bile havalı çocuklarla koşuşturmak isterdin. | Open Subtitles | دعنا نُواجهُه، كَانَ عِنْدَكَ دائماً a يَشتاقُ الرَكْض مَع الأطفالِ الباردينِ، |
Sam, şu çocuklara söyle de yiyecek bir şeyler alsınlar. | Open Subtitles | سام، اخبرُ أولئك الأطفالِ للحُصُول على الشيءِ للأَكْل |
Kocanla tatile çıkarsın, ya da bir, iki Çocuk doğurursun. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا يُزيلُ بَعْض الوقتِ منه. أخرجْ بَعْض الأطفالِ مَع الزوجِ. |
Bu yıl orta dereceli zengin Çocuklar ve torpilli veliler fazlaymış herhalde. | Open Subtitles | الكثير مِنْ الأطفالِ الأغنياءِ بالدرجاتِ المتوسّطةِ وأباء حسنو العلاقات هذه السَنَةِ، أَحْزرُ. |
Bu çocukları hapishane ortamıyla gerçekten tanıştırmak istiyor muyuz? | Open Subtitles | سيدي، هل نُريدُ أَنْ نُعرّضَ هؤلاء الأولادِ، هؤلاء الأطفالِ إلى بيئة السجنِ؟ |
Farklı bir ceza uygulayıp... bu çocukları o programa kaydedemez miyiz? | Open Subtitles | لم لا نخصّصُ هؤلاء الأطفالِ. إلى ذلك البرنامجِ كشكل من أشكال الحكم البديلِ؟ |
Bu çocukları hapishane ortamıyla gerçekten tanıştırmak istiyor muyuz? | Open Subtitles | سيدي، هل نُريدُ أَنْ نُعرّضَ هؤلاء الأولادِ، هؤلاء الأطفالِ إلى بيئة السجنِ؟ |
Farklı bir ceza uygulayıp bu çocukları o programa kaydedemez miyiz? | Open Subtitles | لم لا نخصّصُ هؤلاء الأطفالِ. إلى ذلك البرنامجِ كشكل من أشكال الحكم البديلِ؟ |
Yaşıyorlarken onları tanırdın, bıraktıkları etki ise çocukların üzerinde oldu. | Open Subtitles | عَرفتَيهم متى كَانوا أحياء، و مدي تأثيرهم على الأطفالِ. |
Bazı çocukların iyi, bazılarının yaramaz olması gibi. | Open Subtitles | مثل بَعْض الأطفالِ لطفاء إليكَ، بَعْض الأطفالِ بخلاء |
çocukların anne babalarıyla konuşmak için son fırsatları olabilir. | Open Subtitles | هذه آخر فرصة لهؤلاء الأطفالِ للكَلام مع أبائِهم |
çocuklarla aram çok iyidir. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ دائماً جيّد جداً مَع الأطفالِ. |
Demek istediğim, iki hafta boyunca çocuklarla sıkışıp kalacağız. | Open Subtitles | أَعْني، نحن ذاهِبونَ إلى يَكُونُ مَسْدُوداً في هناك مَع الأطفالِ لإسبوعين. |
Arada bir Robert da çocuklarla bir şey yapıyor olmasaydı bütün gün televizyonun önünde oturuyor olacaklardı. | Open Subtitles | إذا هو ما كَانَ لأشياءِ عَمَل روبرت مَع الأطفالِ نادراً جداً، هم سَيَجْلسونَ في الجبهةِ جهازِ التلفزيون طِوال النهار. |
Yeni çocuklara daima böyle davranırlar. | Open Subtitles | هم دائماً مثل الذي مَع الأطفالِ الجدّدِ. |
Evet millet, Kris Kringle çantadan çıktı ve... ve Noeli dünyadaki tüm ilgili çocuklara ulaştırdı. | Open Subtitles | نعم الهدايا الحقيقه خرجت من الحقيبه وعيد الميلاد وصل إلى الأطفالِ المتحمّسينِ له في جميع أنحاء العالم. |
Evet millet, Kris Kringle çantadan çıktı ve... ve Noeli dünyadaki tüm ilgili çocuklara ulaştırdı. | Open Subtitles | نعم الهدايا الحقيقه خرجت من الحقيبه وعيد الميلاد وصل إلى الأطفالِ المتحمّسينِ له في جميع أنحاء العالم. |
Ama bir avuç olağanüstü zeki Çocuk üretilmiş. | Open Subtitles | حفنة من الأطفالِ أُنتجوا ولديهم قدرات هائلة |
Benim kızın dediğine göre, bazı Çocuklar bugün okulu asmış. | Open Subtitles | حَسناً، طبقاً لبنتِي، بَعْض الأطفالِ فقط يَذْهبونَ إلى المدرسةِ للتَدلّي. |
- Bu veletleri tasmayla dolaştırmalı. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ يَبقوا أولئك الأطفالِ على مقود. |
çocuklardan o kadar süre uzak kalamam. | Open Subtitles | أنا لا يُمكننىُ أَنْ أبتعد عن الأطفالِ هذه المدة. |