Kehanetler Kitabı gibi kıymetli hazineler en hassas aletleri gerektirir. | Open Subtitles | كنز لا يقدر بثمن مثل كتاب النبوءة يتطلب الأدوات الأكثر حساسية |
Bu çözüm de insan vücudunun en hassas hareketli parçalarından birinde yatıyor. | Open Subtitles | و هذا الحل يعتمد على بعض من الأجزاء المتحركة الأكثر حساسية في جسم الإنسان. |
Şimdi biraz bakıma ihtiyacı olsa da eski bölümde en hassas araştırmalar yapılır. | Open Subtitles | الآن، في حين أنه قد يفتقر إلى بعض اللمعان، الجناح القديم هو المكان الذي تجري فيه أبحاثنا الأكثر حساسية. |
Yarın işte olmam gerek, bu günler bizim için çok hassas. | Open Subtitles | يجب علي التواجد في العمل غدآ هذه من الأوقات الأكثر حساسية |
Aslında geminin çok hassas sistemlerinden kasten izole edilmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدوا وأنه تم عزلها عمداً من برامج السفينة الأكثر حساسية |
Vajinanın en hassas noktası neresi? | Open Subtitles | ما هو الجزء الأكثر حساسية في المهبل؟ |
Eğer ses çok yüksek olursa... ..bir kasımız üzengiyi en hassas noktalardan uzaklaştırır. | Open Subtitles | إذا ما كان الصوت مرتفعاً... تقوم عضلة بسحب "عظمة الركاب" بعيداً عن الأجزاء الأكثر حساسية. |
Ben en hassas insanım. | Open Subtitles | أنا الشخص الأكثر حساسية |
Sirenoks şifrelemesi dünyadaki en hassas bilgileri koruyor. | Open Subtitles | وقاية تشفير (سيرينوكس) الأكثر حساسية في العالم للمعلومات... |
- Bunlar çok hassas belgeler ve her zaman aramızda 3'e böleriz. | Open Subtitles | - الوثائق الأكثر حساسية أيويز انقسم إلى الثّلاثة بيننا . |
çok hassas dokular için kullanılır. | Open Subtitles | المستخدم للنسيج الأكثر حساسية |