"الأماكنِ" - Traduction Arabe en Turc

    • yerlerden
        
    • yerlere
        
    • yerlerin
        
    "Karanlık yerlerden gelen şeytani ruhlar, gün ışığında yaşanların ruhlarıyla beslenir." Open Subtitles "شياطين روحِ مِنْ الأماكنِ المُظلمةِ، أكل الأرواحِ الذي يَعِيشُ في الضوءِ."
    Kıyıdaki mangrov bataklıklarının güvenli sularını terk ettikleri ender yerlerden biridir. Open Subtitles أحد الأماكنِ القليلة حيث يَخْرجونَ مِنْ حماية مستنقعاتِ قرامِهم الساحليةِ.
    Çaydan bahsetmişken bilirsin; genelde asya gibi uzak yerlerden gelir. Open Subtitles تَعْرفُ، كَلام عن الشاي، يَجيءُ عادة مِنْ الأماكنِ البعيدةِ، مثل آسيا،
    Kesinlikle işi böyle yerlere genişletmeliyiz. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ نَتوسّعَ بالتأكيد إلى الأماكنِ مثل هذه.
    Bu aletler ne tuhaf yerlere giriyor böyle. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ بإِنَّهَا حول هذه الأشياءِ، يَستمرّونَ بالإِنتِهاء في الأماكنِ الشاذّةِ.
    Biliyor musunuz, söylemek zorundayım ki, bu tür yerlerin içinde ne var diye hep merak etmişimdir. Open Subtitles وأيضاً، تَعْرفُ، يَجِبُ أَنْ أَقُولَ، لقد كُنْتُ دائماً فضوليه إلى حدٍّ ما .حول ما يحدثُ داخل هذه الأماكنِ
    - Burası ile Colorado arasında organik sağlıklı yiyecekler satan yerlerin listesi. Open Subtitles قائمة الأماكنِ... بين هنا وكولورادو وذلك طعام بيعِ الصحي العضويِ.
    Tanrının olmayacağı yerlerden uzun menzille kazandın. Open Subtitles تَكْسبُ ops بعيد المدى في الأماكنِ حتى إلهِ لَنْ.
    Ve daha ilginç yerlerden. Open Subtitles وفي الأماكنِ الأكثرِ إثارةً
    Sen beni böyle yerlere hep getiriyorsun. Open Subtitles تَأْخذُني إلى الأماكنِ أَحْبُّ هذه.
    Seyahat ettiğim ülke olan Tibet'te insanların inancına göre, kutsal yerlere uzun yolculuk yaparlarsa bu kendilerini işledikleri günahlardan arındırırmış. Open Subtitles أنا فى بلد حيث أسافر,التبت... . يَعتقدُ الناسُ إذا يَمْشونَ المسافات الطويلة إلى الأماكنِ المقدّسةِ.
    Halka açık yerlere gözü rahatsız eden şeyler asılmasını önlemek için kural olduğunu biliyorum. Open Subtitles أَفْهمُ القاعدةَ تَجِدُ لمَنْع الناسِ مِنْ وَضْع eyesores في الأماكنِ العامّةِ،
    Beni takip ederken bu yerlerin hiçbirine gitmedim ama evet, sanırım mümkün. Open Subtitles إلى أيّ تلك الأماكنِ بينما هي كَانتْ تَتْليني، لكن... متأكّد، أَفترضُ بأنّه محتملُ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus